MEHMET BOLAT KAHRAMAN KADINLARIMIZ | Page 52

ADİLE ONBAŞI Tarsuslu Adile Hala , Aile Onbaşı,Tarsuslu Kara Fatma isimleriyle anılır. 1870 yılında Tarsus’ta doğmuştur. İlk Kuva-i Milliyevilerden ve Kurtuluş Savaşına katılan ilk kadın kahramanlarımızdandır. Dört yıl müddetle üzerinde milis kıyafeti , elinde mavzer, başında siyah kalpak, belinde fişeklik ve ayağında deri çizme ile O’nu her silahlı çatışmada ve baskınlarda görebiliyoruz.Çukurova’nın Fransızlardan kurtulmasında Karboğazında büyük kahramanlıklar sergilemiştir. Adile Hala Büyük Taarruza da katılmış, Türk kadınları cephane taşınmasında gösterdikleri fedakarlıklar ile vatan sevgisinin ve hürriyetin bir millet için ne kadar önemli olduğunu tüm dünyaya ispatlamışlardır. Atatürk, 1925 yılında Tarsus’u ziyaret ettiğinde, beraberindekilerle istasyondan şehre doğru, bugünkü park caddesinden yaya olarak yürürken vatandaşlar Atatürk’ü yakından görebilmek için yolları dolduruyor ve sevinç gösterileri yapıyorlardı. O sırada beklenmedik bir olay yaşanıyor ve üzerinde milis kuvvetlerine ait çete kıyafeti olan bir kadın, Atatürk’ün yolunu kesip ayaklarına kapanarak göz yaşları içerisinde; “ Bastığın toprağa kurban olayım paşam” diye haykırıyor. Atatürk, kadını yerden kaldırmak için eğiliyor, bu esnada Atatürk’ün kulağına bu kadının Onbaşı Kara Fatma lakaplı Onbaşı Adile Hala olduğu fısıldanıyor. Gözleri yaşaran Atatürk, Adile Halayı ellerinden tutarak ayağa kaldırıyor ve onun yaşlı gözlerinin içine bakarak: “ Kahraman Türk kadını! Sen yerlerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde yükselmeye layıksın. Dünyada hiçbir milletin kadını ben Anadolu kadınından daha fazla çalıştım, milletimi kurtuluş ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar himmet gösterdim diyemez.” sözleriyle Anadolu kadınının kahramanlığını tüm dünyaya duyurmuştur. Adile Onbaşının hatıraları bizlere ulaşmamıştır.Sadece bir resmi ve Atatürk’ün kendisine tüm Türk kadınlarına ithafen söylediği o meşhur sözü kalmışır. 1948 yılında son defa katıldığı kurtuluş bayramı töreninde, 78 yaşında iki büklüm olmasına rağmen sırtına yüklediği top mermisi modeli ile yine en önde yürümüştür. 1948 yılında vefat etmiştir, mezarı Tarsus şehir mezarlığında, Kuva-i Milliye kısmında bulunmaktadır. Ailesi hakkında hiçbir bilgi bulunmamaktadır. Nur içinde yatsın, mekanı cennet olsun.