Ma première publication PersPective39-Yuksek | Page 55

51 lında duymamışsınızdır .” demiştiniz . Hala şarkılarınızdaki bu etkinin arkasında mısınız ?
K . Ö : Evet tabii ki , bu bahsettiğimiz şeyler müzikteki yapısal özelliklerle alakalıdır . Kabaca ifade etmek gerekirse aslında aynı yapı üzerine kurgulanmış olan şarkılardan yüzlerce ya da binlerce vardır . Eğer bu iyi bir şarkıysa “ ya ben bunu biliyorum , ben bunu daha önce dinledim ” dersiniz ama aslında dinlememişsinizdir .
P : Albümlerdeki şarkıların çoğunun sözü ve müziği size ait . Bu süreçlerde kendinize has rutinleriniz ya da size ilham veren şeyler var mı ?
K . Ö : Rutinlerim var tabii ki . Mesela ben geceleri çalışmayı tercih ederim çünkü mevzu aslında konsantrasyon , içe dönüş , dünyayla olan ilişkinizi kapatmak . Rutinleri bambaşkadır her şarkı yazarının ama kabaca storyteller ’ lar ve hit maker ’ lar vardır . Ben mesela ikinci kategorideyim . İlham dediğiniz şey aslında kendi dünyanızdaki dönemsel olarak yoğunlaşma ve birikim . İlham bir anda gelen bir şey değil aslında o dönemde bulunduğunuz ruh haliyle alakalı bir şey .
İlk albümün heyecanı her zaman farklıdır .
P : Grupta birçok solist değişikliği yaşandı . Bu değişiklik süreçlerinde grup nasıl etkilendi ? Alışma süreçleri ya da aksayan şeyler oldu mu ?
K . Ö : Biz her seferinde biraz daha yukarı çıktık , bu pek görülen bir şey değildir , genellikle düşüş olur böyle durumlarda . Açıkçası bizim böyle durumları aşmak için hazırlıklarımız vardı . Yüksek Sadakat ’ in temel omurgası vardır . Birincisi , şarkıları ben yazarım . Sound ’ da genel olarak gitar ve klavye ağırlıklıdır . Bu üç kişi hiç değişmedi . Zaten ses renkleri de çok farklı insanlar seçmedik solist olarak . Hepsi aynı range ’ de şarkı söyleyen şarkıcılardı .
P : Şarkılarınız arasında sizin için farklı bir yeri olan ya da üretim sürecinde size daha farklı şeyler hissettiren bir şarkı ya da albüm var mı ?
K . Ö : İlk albümün heyecanı her zaman farklıdır hayattaki ilkler gibi düşünmek lazım . İlk öpüşme , ilk kez denize girme , ilk sevgili ... Her zaman farklıdır insanlar için o yüzden ilk albüm diyebilirim . Şarkı için konuşacak olursak ben sevmediğim hiçbir şarkıyı albümlere koymadım zaten . Sevmediğim bir şarkıyı çalmanın bir manası olduğunu düşünmüyorum açıkçası . Şarkıların kendi belirlediğiniz kalite standartlarının üzerinde olması lazım insanlarla paylaşabilmek için . Karşılaştırma yapmak doğru olmasa bile duygusal olarak bağlı hissettiğim şarkılarım da var tabii ki . Mesela ilk albümde “ Aklımın İplerini Saldım ”, ikinci albümde “ Babamın Evinde ” …
P : Bildiğimiz üzere bütün grup üyeleri farklı spor dallarıyla uğraşıyor , sakin ve sağlıklı yaşamı seviyorsunuz . Bir yandan da fazlasıyla yoğun bir sahne hayatınız var . Bu yoğunlukta kendinize gerekli zamanı nasıl ayırabiliyorsunuz ?
K . Ö : Müzisyenlik aslında zamansal anlamda sorun olmuyor . Mesela bizim ekip müzisyenlerin dışında 14-15 kişilik bir ekip . Bu dünyadaki örnekleri gibi 100 kişilik bir ekip olsaydı o