www.mark
İş ortamınız nasıl?
Kalabalık bir kadroyla mı
çalışıyorsunuz? İşe alım
sürecinde nelere dikkat
ediyorsunuz?
Markam’da 5-9 arası
tam zamanlı danışman
çalışır. Genelde stajyerler
arasından seçeriz. Stajyer
adaylarının bir kısmı benim
öğrencilerim, bir kısmı kendi
başvuran marka sevdalıları.
Şu an çalışanların üçü
eski öğrencilerim mesela.
İşe alımda danışman
karakterine sahip olmasına
dikkat ediyoruz. Danışman
karakteri de “self motivated”
olmak demektir öncelikle.
Yani kendi işini kendisi
üretmek. Müşteri çoğu
zaman bize ne yapacağımızı,
bizden ne istediğini tarif
edemez. Soyut bir iş
yapıyoruz çünkü. Biz kendi
işimizi kendimiz üretiriz.
Markalaşma nasıl bir
süreçtir sizce? Pazarlama
stratejileri ile mi şekillenir,
yoksa biraz da şans
mıdır? Sizce Türkiye’de
markalaşma sürecini
başarıyla tamamlamış
şirketler nelerdir?
Şansın payı çok azdır.
Türkiye’ye yabancılar
getirdi bu işi. Ancak
özellikle dayanıksız
tüketim ürünlerindeki
kalbur üstü firmalar artık
bu dönüşümü tamamladı.
Ülker, Eti, Eczacıbaşı ve
Koç Gruplarının şirketleri
oldukça ileride. Ankara’nın
doğusunda pazarlama zayıf.
Bir de tekstil, hazır giyim
gibi sektörlerde…
Bir marka için 'dünya
markası' tanımını
kullanmanız için ne gibi
niteliklere sahip olmalı?
Marka değerinde dünyada
ilk 500’e girmesini bekleriz
en azından. Belli bir ciro
ve coğrafi yaygınlık da
gerekir. Bu bağlamda THY
dışında başka bir markamıza
dünya markası ya da adayı
diyemeyiz.
Markalaşma konusunda
atılan en önemli adım ve bu
adımda yapılan en
büyük hata nedir?
Marka işini
reklam yapmak
zannedenler
ağırlıkta. En büyük
hata da üründe
bir farklılaşma
olmadan,
yeterli dağılıma,
yaygınlığa
ulaşmadan büyük
reklam harcaması
yapmaktır.
Markanın bir
ürüne ve bu ürünü
46
pazarlayana katkısı nedir?
Marka olan bir ürün aynı
kalitedeki diğer ürünlerden
neden farklıdır, bir adım
öndedir?
Marka bir şekilde tüketiciyi
bağlamıştır. Sadakat
yaratmıştır. O yüzden
eşdeğer bir ürüne göre daha
iyi fiyattan satılır. Ya da daha
az tavizle satılır. O yüzden
daha fazla katma değer
yaratır. Bu katma değer
arge, iletişim vb yatırımlara
daha fazla fon aktarılması
anlamına gelir. Bu da
tüketiciye o markayı tercih
etmesi için daha fazla sebep
sunabilmek demektir. Bu
bir döngüdür. Markalar hata
yapmadığı sürece kırmak
zordur.
Bugüne kadar bir çok
şirkete danışmanlık hizmeti
verdiniz. Danışmanlık
hizmeti verirken kısaca
nasıl bir yol izlediğinizden
bahsedebilir misiniz?
Çok sağlam bir analiz
yapıyoruz. Hem rakamsal
analiz, hem de saha
çalışması. Onlarca nokta
geziyoruz. İnsanlarla
konuşuyoruz. Araştırmalar
yaptırıyoruz. Sonra sürekli
ara sunumlarla, çalıştaylarla
müşterileri sürekli sürecin
içinde tutuyor ve çözümü
beraber buluyoruz. Bu da
raporlarımızın kabulü ve
uygulamasını kolaylaştırıyor.
Türkiye’de şirketlerin bir
marka olma yolunda geri
kaldığı ortak bir nokta bir
engel var mı?
Genelde ürün odaklı
bakıyoruz. Kavram bazlı