KAPALI KAPILAR ARDINDAN sayı1 | Page 18

SORU-CEVAP kez daha Suudi Arabistan’a dönmesi şaşırtıcı değil. Riyad ise resmi açıklamalarında IŞİD’le bir bağı olduğu yönündeki eleştirileri daima reddetmektedir. IŞİD’in Bağdat’a yürüme ihtimaline karşı Maliki hükümeti bir dizi önlem aldı. Birincisi ülkeye yayılmış bulunan askeri birliklerin önemli bir bölümü, özellikle de sınır muhafızları, başkenti korumak üzere Bağdat’a getirildi. Bu adımın ardından geçtiğimiz günlerde IŞİD’in Suriye-Irak sınırındaki sınır kapılarından birini ele geçirdiği haberi geldi. Irak ordusunun Bağdat’a yoğunlaşması nedeniyle önümüzdeki günlerde sınır bölgelerinde IŞİD’in yeni kazanımlar elde etme olasılığı yüksektir. IŞİD ve AKP Suriye ve Ortadoğu’da mezhep düşmanlığına dayalı bir politika izleme konularında büyük oranda ortak bir çizgiye sahip olan AKP ve Suudi yönetiminin, Mısır ve İran devletleri konusunda farklı politikalara sahip olduğu bilinmektedir. Özellikle ekonomik nedenlerle İran konusunda daha dengeli bir tutum sergileyen AKP ile IŞİD arasındaki gerilim kaynaklarından birini de bu oluşturmaktadır. IŞİD AKP dış politikasının bugün için kaldıramayacağı kadar şiddetli bir İran düşmanlığını temsil etmektedir. Özellikle konsolosluk baskınıyla birlikte ülke gündemine giren bu başlığı daha fazla açabilmek ve Türkiye açısından olası sonuçlarına değinebilmek için, konunun Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) ve petrol ile ilgili boyutunu ele almak yararlı olacaktır. IŞID ve Kuzey Irak petrol krizi IŞİD’in son çıkışının hemen öncesinde hatırlanacağı gibi Irak ile ilgili ana gündem, IKBY’nin Türkiye üzerinden petrol ihraç etme girişimi ve buna karşı Bağdat’ın uluslararası tahkime başvurmasıydı. ABD yönetimi tarafından da uyarılan bu girişim, yıllardır devam eden petrol sorununun son uğra- 16 ğını oluşturuyordu. IŞİD’in çıkışının bu sorun bağlamındaki etkileri üzerine yapılan tartışmalarda, bu yükseliş nedeniyle IKYB ve Bağdat’ın IŞİD’e karşı yakınlaşabileceği yorumlarına yer verildi. Ancak bu seçeneğin oldukça düşük ihtimalli olmasına neden olan noktalar bulunuyor. Birincisi, Bağdat-Erbil hattındaki petrol krizi kökleri yüz yıl öncesine kadar giden köklü bir sorundur ve IŞİD’in son çıkışıyla kolay kolay aşılması mümkün görünmemektedir. İkincisi Suudi Arabistan’ın, devirmeye çalıştığı Maliki hükümetinin yeni müttefikler edinmesine neden olacak bir gücü desteklemesinin imkânsız olmasıdır. IŞİD’in son çıkışı kuşkusuz Maliki’yi yeni ittifak arayışlarına itmiştir ve bunlar arasında elbette IKYB de yer almaktadır. Bununla birlikte IKYB’nin IŞİD’e karşı destek için öne süreceği talep kuşkusuz bağımsız olarak petrol ihraç etmesinin önündeki Bağdat engelinin kaldırılması olmaktadır. Bağdat’ın bunu kabul etmesi ise mümkün görünmemektedir. Yakın dönem için o \