KAPALI KAPILAR ARDINDAN sayı1 | Página 10

kimliğine sahip çıkan, ayaklarını özellikle son yıllarda oluşmuş siyasal birikime basan, kadrolaşma sorunlarını çözme yoluna giren iddialı bir parti, bu görevin altından kalkacaktır. Sınıfın örgütlenmesi sosyalist hareketin güncel olarak en yakıcı sorunudur. Ülkemizde örgütsüz milyonlarca emekçi vardır. Sendika-meslek örgütü veya siyasi parti üyesi olan emekçiler hem azınlıktadır, hem de bugünün atılımı için gerekli olan dinamiği sağlamaktan uzaktır. TKP, geleneksel sendikal veya meslek örgütleri temelindeki kazanımlarını daha da ileriye taşımak, buralarda mevziler elde etmek üzerine hassas ve uzun soluklu bir planlama yapmalıdır. Ancak parti sınıfın en dinamik kesimi olan, plaza emekçileri, beyaz yakalı emekçiler, hizmet sektöründe çalışanlar, taşeron ve güvencesiz çalışmaya mahkum edilmiş emekçiler, inşaat işçileri gibi alanlara dönük yeni örgütlenme modelleri geliştirmek zorundadır. Bu yeni arayışlar, sermaye birikim biçiminin başka bir döneminin ürünü olan klasik sendikal düzlemi aşmak zorundadır. Bu yeni örgütlenme modelleri, özellikle plaza emekçileri ve beyaz yakalı emekçiler açısından aydınlanmacı ve özgürlükçü bir ideolojik arka plana muhakkak yaslanmak zorundadır. Öte yandan, yine bu modeller, yukarıda sözü edilen diğer sektörlerdeki emekçilerle ortak kader duygusunu da pekiştirmelidir. Ve nihayet, yukarıda sayılan tüm sektörlerdeki emekçilerin neredeyse zaten hiç elde etmemiş oldukları sosyal hakları için bir mücadele vurgusu muhakkak yükseltilmelidir. Emekçilerin bu bölmeleri içerisinde bir sınıf kimliği inşa etmek ancak bu koşulların yerine getirildiği bir örgütlenmeyle mümkün olacaktır. Bu ise, sadece partinin kadrolaşma sorunlarına indirge- 8 nemeyecek, bir yanıyla da siyaset yapma ve seslenme tarzımıza, ideolojik mücadele ile siyasi mücadele arasındaki dengenin tutturulmasına bağlı olan bir konudur. 11. Partimizin kadın yoldaşları dışlayan yapısının kırılamamasının faturası, yalnızca toplumsal koşullara çıkartılamaz. Siyasal önderliğin yerini teknik yöneticiliğin alması, toplumda yerleşik yönetme alışkanlıklarının parti içinde yeniden üretilmesinin önünü açmaktadır. Konunun çözüme kavuşturulması, hareketimizin sosyalizme ve kendisine ait değerlerinin, güncel gereksinimler doğrultusunda yeniden üretilmesine bağlıdır. Partinin bugünkü krizi aşmasının önemli bir parçası, komünist kadınların parti içindeki rol ve konumlanışında radikal bir değişikliğin gerçekleşmesidir. Bu tartışmaya Yoldaşa Mektup’ta yayımlanan bir yazıyla yanıt verdiğimizi düşünüyoruz. 12. Partimiz, Kürt sorununda edilgen ve eleştirel bir konumlanmayla yetinemez. Konuya ilişkin siyasal açılımlarımız ve değerlendirmelerimiz kadar, Kürt işçi ve aydınları içindeki ağırlığımızın artması da önem taşımaktadır. Parti, metropollerdeki Kürt komünistlerini örgütlemek için özgün ve cesur araçlar geliştirmeli, Kürt sorununu geri kalmış bir ulus ve bölge algısının sınırlarından çıkarmalıdır. Bu çerçevede parti hattının son derece tutarlı olmasına karşın, pratikte adım atılamamasının esas nedeni, iddialı, enerjik ve siyasal açıdan duyarlı bir kadro profilinden uzaklaşmış olmamızdır. Kürt sorunu Ortadoğu’daki dengelerden bağımsız düşünülecek bir konu değildir. Partimizin Ortadoğu’da Kürt dinamiğine siyasi müdahalesi aydın- lanmacı ve laik bir nitelik taşımalıdır. Kürt siyasi hareketinin AKP iktidarı döneminde silikleştirdiği veya terk ettiği anti-emperyalist tutum ve gericilik karşıtlığı gibi, bölgede sosyalizm mücadelesini güçlendirecek politik tavırlar Kürt coğrafyasında TKP tarafından temsil edilmelidir. Ancak siyasal ve ideolojik haklılığımız ile etki derecemiz arasındaki açının faturası, yine sadece kadro profiline kesilemez. TKP, her düzlemdeki kadrolaşma sorunlarını aşarken, Kürt sorunu konusunda ürettiğimiz siyasetin toplumsal karşılıklarını da örgütlemeye çalışmalıdır. TKP’nin Kürt sorunu hakkındaki eleştirel konumu haklı olmakla birlikte, bu konumunu pozitif hamlelerle pekiştirmelidir. Birinci olarak, bölge halklarının bütününe seslenen pozitif önermeler yapılmalı, konferanslar örgütlenmeli, bölgenin bütününe bakacak kadrolar yetiştirilmelidir. İkincisi, Kürt aydınları bugün AKP’nin siyasi-ideolojik hattına en yakın kesimi oluşturmaktadır. ‘Metropollerdeki Kürt komünistleri”nin ise ne tür bir toplumsal dinamik olduğu tartışmalıdır. TKP stratejik olarak, inşaat, tekstil ve hizmet sektörü gibi alanlarda yapacağı çalışmalar sayesinde Kürt emekçileriyle buluşmanın yollarını aramalıdır. Kentlerde yaşayan Kürt emekçilerini örgütlemek partimizin görevidir. TKP, büyük şehirlerde işçi sınıfının bir parçası olan Kürt emekçilerine hem Kürt sorunu ile ilgili çözüm önerilerini sunmalı hem de işçi sınıfının sos X[^