HABERLER
Şu anda ülkemizde birçok sektörde; kişilerin sahip olduğu diploma
ve belgelerin mesleki yeterliliği tam
anlamıyla ifade etmediğini kaydeden Arslan, konuşmasını şöyle
sürdürdü:
“İşletmeler işe alımlarda diploma
ve belgeden ziyade, tavsiye ve
deneme süresi ile sorunu çözme
yoluna gitmişlerdir. Böylelikle deneme yanılma yöntemi ortaya çıkmaktadır. Bu da hem zaman hem
kaynak israfı anlamı taşımaktadır.
Halbuki gelişmiş herhangi bir Avrupa ülkesinde mesleki eğitimi olmayan ve bu konuda yeterliliğini
kanıtlayamayan birinin o mesleği
icra etmesi mümkün değildir.
Ama bizde neredeyse herkes her
işi yapabilirim diyor. Artık Dünya;
eğitimin nasıl verildiğini değil, verilen eğitimin nasıl sonuçlar doğurduğunu çok daha fazla önemsemektedir. Avrupa ve ABD’de eğitim
sektöründe giderek öne çıkan ve
benimsenen “Yeterliliğe Dayalı Eğitim Öğretim” yaklaşımıdır.
Türkiye’de bireylerin mesleki bilgi
ve becerilerini ölçme değerlendirme ve belgelendirme yapmak
amacıyla ‘Mesleki Yeterlilik Kurumu’ (MYK) kurulmuştur ve ‘Ulusal
Yeterlilik Sisteminin (UYEP) Güçlendirilmesi Projesi’ ortaya konulmuştur. Kuyumculuk sektörümüzde artık bu konuda hızla harekete
geçmelidir.”
suplarının dikkatini çekmeye çalıştığını, bu önemli projede İKO’nun,
İMMİB’in ve İTO Kuyumculuk Komitesinin ortak hareket etmesinin
zorunlu olduğuna vurgu yaptı.
Kuyumculuk mesleğinin içinde birçok farklı kategori bulunduğunu,
bu kategorilerde yer alan her işin
sınıflandırılarak iş tanımlanmasının ve standartlarının yazılı hale
getirilmesi gerektiğini kaydeden
Erhan Hoşhanlı; “Standartları belirledikten sonra, bu standartlara
uygunluğun test edilmesi gerekecektir. Mesleğimize yeni atılanları
ilgilendirdiği kadar, mesleğin içinde yıllardır varolan kişilerin mesleki yeterliliğinin ve seviyesinin tespiti
de bir o kadar önemlidir” dedi.
Bugün gerçekleşen toplantının çok
önemli bir adım olduğunu if FP