Inovatif Kimya Dergisi Sayı-55 | Page 7

KANSER Vücudu oluşturan hücreler (vücudu oluşturan en küçük yapı taşları) bir araya gelerek dokuları, dokular bir araya gelerek organları oluşturmaktadır. Organ ve dokular oluşurken belirli bir düzen içinde, belirli bir iş bölümü yaparak bir araya gelirler. Organizmanın temel birimi olan bu hücreler belirli bir hızda ve kontrol altında çoğalırlar. Diğer taraftan yaşlanan hücrelerde belirli bir hızda yok olmaktadırlar. Bu olaya programlanmış hücre ölümü Kanseri kısaca, hücrelerde DNA`nın hasarı sonucu, hücrelerin kontrolsüz veya anormal bir şekilde büyümesi ve çoğalması şeklinde tanımlayabiliriz. Normalde vücut içerisinde hücre artışı ve ölümü bir denge halinde olmasına rağmen kanserde bu denge bozulmakta ve kontrolsüz bir şekilde hücre (apoptozis) denir. Ölen hücrelerin yenilenmesi ve yaralanan dokuların (vücut içi ve dışındaki) onarılması amacı ile bu bölünme ve çoğalma özelliklerini kullanırlar. Fakat her hücre hayatı boyunca belirli bir bölünme sayısına sahiptir. Bu da vücut içerisinde programlanmış bir durumdadır ki bu program doğrultusunda vakti gelen yani bölünme yetisini kaybetmiş yaşlı hücrelerin ölmesi gerekir. çoğalması gözlemlenmektedir. Ayrıca, normalde ölmesi gereken fakat kanserli hastalarda ölmeyen yaşlı ve sağlıksız hücreler kanserin çoğalması ve yayılması için önem arz etmektedir. Bu durumda vücutta bulunan organların işlevini tam anlamıyla yerine getirmesi ö nünde çok büyük bir engeldir. 7 Peki ya vücut kendi içerisinde görevini tam anlamı ile sürdürürken, bir anda ne değişiyor ki bir başkaldırı ve görevde isyan gerçekleşiyor ve ölmesi gereken hücreler ölmüyor ve hızla çoğalmaya başlıyor? Burada bunu anlamamız için normal hücre davranışlarını yani hücre büyümesi ve çoğalmasındaki normal fonksiyonları çok iyi bilmemiz gerekiyor. Yirminci yüzyılın ortalarından itibaren hücre biyolojisi, biyokimya ve moleküler biyolojide meydana gelen gelişmeler normal hücre bölünmesi, büyümesi, çoğalması ve ölmesi konularının aydınlatılmasını sağladı. Bunların sonucunda, kanser hücrelerinin normal hücrelere göre yapısal farklılıklara sahip olduğu ve bunun neticesinde işlevsel farklılıklar oluşturduğu gözlemlenmiştir.