INmagazine Özel Sayısı TEİD 10. Yıl Özel Sayısı | Page 7

20 . yüzyılın başından bu yana gerçekleşen teknolojik gelişmelerle birlikte bilgi paylaşımının kolaylaşması ve mesafelerin önemini yitirmesi , insanoğlunun bireysel , toplumsal ve ekonomik yaşamında birçok yeniliğe yol açtı . Bu yeniliklerin en çok etkilediği alanlardan biri de , tarihi , paranın icat edildiği çağdan daha eskilere dayanan ticaret hayatıdır . Bireylerin emek , bilgi , para ve buluş gibi varlıklarını ticaret yapma ve kazanç sağlama amacı doğrultusunda kolektif bir şekilde ortaya koyarak yarattıkları sermaye şirketleri de , içinde bulunduğumuz yüzyılda global dünyanın “ tüzel kişileri ” olarak kritik rol üstleniyorlar . Toplumdaki bireyler gibi tüzel kişilerin de kuruluşlarından itibaren yaşadıkları ekonomik değişimler , kendilerini oluşturan tüm unsurlara tesir ediyor . Bu tesir , kimi zaman hissedarların hisselerini üçüncü kişilere devri olarak karşımıza çıkıyor . Böyle bir devir çerçevesinde şirkete ortak olmaya niyetlenen alıcı tarafın , hangi sonuçlar ile karşılaşacağını bilmek istemesi son derece doğaldır . Bu ihtiyaç uyarınca günümüzde , birleşme ve devralma işlemlerinin hazırlık aşamasında detaylı bir “ inceleme ” ( due diligence ) gerçekleştirilmesi elzem hale geliyor . Sermaye şirketlerinde gerçekleştirilen birleşme ve devralmalar için yapılan incelemelerde , son yıllarda , Amerika Birleşik Devletleri ’ nin federal bir kanunu olan Foreign Corrupt Practices Act ( FCPA ) çerçevesinde de değerlendirmelerde bulunuluyor . Bu makalemizde , birleşme ve devralma işlemleri kapsamında FCPA konusunu ele alacağız .

“ BİRLEŞME VE DEVRALMA ” NE DEMEKTİR ? Birleşme ve devralma , temel olarak sermaye şirketi olan tüzel kişinin malvarlığı unsurlarının ya da hisselerinin tamamının veya bir kısmının , bir veya birden çok metot kapsamında devralınmasıdır . Yapısı gereği birleşme ve devralmalar , huku-
kun birden fazla alanında sonuçlar doğurur . Bu kapsamda gerçekleştirilen işlemler farklı yapılarda olabiliyorsa da , gerçekleştirilen işlemin temeli , bir işletmenin veya bu işletmeyi temsil eden hisselerin mülkiyetinin el değiştirmesidir . Bu el değiştirme metodu ( i ) hisse devri , ( ii ) malvarlığı satışı , ( iii ) şirket bölünmesi , ( iv ) şirket birleşmesi gibi birden çok yöntemle gerçekleşebilir . Türk ticaret uygulamasında en sık rastlanılan birleşme ve devralma modeli ise hisse devridir . Hisse devirlerinin hukuki temeli , aslen Türk Borçlar Kanunu ’ nun 207 . maddesi ve devamında düzenlenmiş olan taşınır satışı sözleşmelerine dayanır . Bu işlem , temelde alıcı ve satıcı arasında bir hisse devir sözleşmesi imzalanması ve hisselerin mülkiyetinin alıcıya devri için mevzuatta öngörülen diğer işlemlerin ( satıma konu hisse senetlerinin alıcıya ciro ve teslim edilmesi , hisse devrinin pay defterine işlenmesi vb işlemler ) yerine getirilmesinden ibarettir . Bu işlemin en temel sonucu , alıcının hissedarı haline geldiği şirketin tüm aktiflerine ve pasiflerine bir şekilde “ ortak ” olmasıdır . Bu nedenle , hisse
BIRLEŞME VE DEVRALMALAR IÇIN YAPILAN INCELEMELERDE SON YILLARDA , ABD ’ NIN FEDERAL BIR KANUNU OLAN “ FOREIGN CORRUPT PRACTICES ACT ” ( FCPA ) ÇERÇEVESINDE DE DEĞERLENDIRMELERDE BULUNULUYOR .
devir işlemi gerçekleştirilmeden önce alıcının ne gibi riskleri üstleneceğini öngörebiliyor olması büyük önem taşımaktadır . Biraz önce de ifade ettiğimiz üzere , alıcı işleme ilişkin riskleri , işlem öncesinde yaptığı inceleme , yaygın kullanılan bir diğer ifade ile “ due diligence ” vasıtasıyla tespit edebilmektedir .
İNCELEME ( DUE DILIGENCE ) Taşınır satışı sözleşmeleri tahtında , satıma konu olan malvarlığı unsurunun satış işleminin tamamlanması öncesinde alıcı tarafından incelemesi hususunda alıcı ve satıcının anlaşması günümüzde piyasa teamülü haline gelmiştir . Satıma konu malvarlığı unsuru , bir sermaye şirketinin hisseleri olduğunda , birçok farklı hususun incelenmesi gerekmektedir . İncelenmesi gereken temel hususlar , üç ana başlık altında toplanabilir : A . Hukuki İnceleme : Hisseleri devre konu şirketin ( i ) ana sözleşmesi , ( ii ) yönetim kurulu kararları , ( iii ) taraf olduğu sözleşmeleri , ( iv ) taraf olduğu davalar ve takipler , ( v ) sahibi olduğu ya da olması gereken izin ve lisanslar gibi birçok hukuki konunun incelenmesidir . B . Finansal İnceleme : Hisseleri devre konu şirketin ( i ) bilançosu , ( ii ) kâr-zarar cetvelleri , ( iii ) mevcut ve ileriki tarihlere dair öngörülen bütçe çalışmaları gibi hususların incelenmesidir . C . Vergisel İnceleme : Hisseleri devre konu şirketin ( i ) tabi olduğu vergi dairesi ile yazışmaları , ( ii ) önceki döneme ait vergi beyannameleri ve ödemeleri , ( iii ) vergisel kayıt ve uygulamaları ile ( iv ) taraf olduğu vergi davaları gibi hususların incelenmesidir . Kapsamı uygulama içinde şekillenen inceleme çalışması alıcı tarafından yürütüldüğünden , çalışmanın içeriği de genellikle alıcı tarafça belirlenir . İncelemenin temel amacı , hisseleri satıma konu olan şirketin , geçmişte yapmış veya yapmamış olduğu işlemler ve tabi olduğu mevzuat uyarınca risklerini anlamak ve alıcının bu risklerden ne şekilde etkileneceğini tespit
5