T A R T I ŞM A
mış, performans artırıcı ilaç kullandığı saptandığı için, bu
sporda bir kriz yaşanmıştır.
Seyirciler bisiklet sporuna duydukları saygıyı ve ilgiyi yi-
tirince televizyon şirketleri önemli bisiklet turlarına ayır-
dıkları yayın süresini azaltmıştır. Sponsorlar da doping
skandalları ile ilişkilendirilmekten rahatsızlık duymakta
ve desteklerini geri çekmektedir. Böylece kazanmak için
gereken her şeyi yapma tutumu yalnızca bireysel bisik-
letçilere değil, bir bütün olarak bisiklet sporuna da zarar
vermektedir.
32
ETİK DIŞI DAVRANIŞIN ÇOK DA ZARARI YOKTUR
Bu mit esas olarak etik dışı davranışın yanlış olmasına
karşın, topluma büyük bir zarar vermediği görüşüne da-
yanır. Evet, etik dışı davranışlar doğru değildir ama o ka-
dar da kötü değildir. Birkaç kişiye zararı olsa da topluma
zararı olmayacaktır. Hatta toplum için bazen dolaylı ya-
rarları da olabilir. Özellikle ekonomik büyüme için bazen
etik dışılık fayda bile yaratabilir. Yolsuzluk, suiistimaller
ve rüşvet gibi etik dışı davranışlar ile elde edilen para
çoğu zaman ekonomiye geri dönmekte ve bir canlılık ya-
ratmaktadır. Hiç olmazsa insanların yaralanmasına veya
hayatlarını kaybetmesine sebep olan diğer suçlar gibi çok
ciddi sonuçları olmamaktadır.
İşte bu mit kelimenin tam anlamıyla en tehlikeli mitler-
dendir. Hiçbir doğruluk payı olmadığı gibi etik dışı davra-
nışların rasyonalizasyonuna neden olmaktadır.
Üstelik etik dışı davranışlar hem doğrudan hem de do-
laylı olarak hayat kayıplarına veya yaralanmalara sebep
olabilmektedir. Yolsuzluğun yoğun olduğu ülkelerde çoğu
zaman diğer hizmetler aksadığı için ülkeler her türlü fela-
kete karşı savunmasız hale gelmektedir. Mesela yolsuzlu-
ğun fazla olduğu bir ülkede Çevre Bakanlığı’na verilen bir
rüşvet ile bir fabrika gereken önlemleri almaktan kendini
kurtarabilir ama sonrasında yaşanan bir çevre felaketi ile
onlarca kişinin zarar görmesine sebep olunabilir.
Aynı şekilde bu yaklaşımı, depremlerde meydana gelen
bina yıkımları için de kullanabiliriz. Birçok depremde
ölü ve yaralı sayısının artmasında; binalarda kullanılan
betonun kalitesizliği, zemin analizinin iyi yapılmaması
ile kolon ve kirişlerin yeterli tasarlanmaması gibi sebep-
lerin rol oynadığı biliniyor. Peki bu eksikliklere rağmen
bu binalar nasıl yapılabilmiş? Cevap belli: Yolsuzluk. İşte
yolsuzluğun binlerce insanın hayatını etkileyebileceğinin
en gerçek göstergelerinden biri daha.
ROMA’DA ROMALILAR GİBİ DAVRANILIR
Her zaman duyduğumuz bir mazerettir: “Ya, bizim sek-
törde işler böyle yürüyor”. Bu mite tutunan insanlar, etik
dışı davranışa karşı koymayı akıntıya karşı yüzmek gibi
manasız bulur. Eğer belirli bir bağlamda ya da ülkede
etik-dışı davranış norm ise, kesinlikle işin yapılma yolu
olarak kabul edilmesi gerekir. Etik dışılığın hâkim olduğu
çevrede bir kişinin çabaları nasıl etik bir fark yaratabilir?
Öyleyse, eğer onları yenemiyorsanız, onlara katılın. Ya da
“Roma’da iken, Romalıların yaptığı gibi yapın”.
İlk bakışta kulağa çok da aykırı gelmese de bu mitin daha
derin bir çözümleme ile büyük bir hataya düştüğü ortaya
çıkar.
Bireylerin grup baskısına yatkın oldukları iyi bilinen bir
olgudur. Bu nedenle kabul edilemez davranışlara giriş-
mek çevrede aynı şeyi yapan başkaları olduğu zaman
daha kolaydır. Grup baskısının anlaşılabilir olması onu
bağışlanabilir kılmaz. Genç bir insanın akran baskısının
etkisi altında bir suç işlemesi psikolojik bir bakış açısın-
dan anlaşılabilir ama bu fiili, etik olarak daha kabul edi-
BISIKLET
SPORUNUN EFSANE
ISIMLERINDEN LANCE
ARMSTRONG’UN
UZUN YILLAR
BOYUNCA DOPINGLI
YARIŞTIĞI ORTAYA
ÇIKTIĞINDA, SADECE
KIŞISEL KARIYERI VE
SAYGINLIĞI DEĞIL,
TÜM BIR BISIKLET
DÜNYASI AĞIR
BIR DARBE YEDI.
KAZANMAK IÇIN
HER ŞEYI YAPMAK,
SADECE SIZE DEĞIL,
HERKESE HER ŞEYI
KAYBETTIREBILIR...