INmagazine Sayı: 3 (Temmuz - Ağustos - Eylül) | Page 27

da rekabetin yerini işbirliğine bırakması gerektiğini ifade eden Öncer, bu yönde “etik ve uyum yönetiminin” şirketler tarafından benimsenmesi ve içselleştirilmesinin önemine değindi. 2010 yılından bu yana faaliyet gösteren TEİD’in düzenlediği Uluslararası Etik Zirveleri’nin bu doğrultuda Türkiye’nin önde gelen platformu konumuna yükseldiğini belirten Öncer, İstanbul Bilgi Üniversitesi bünyesinde kurulan İş Etiği Uygulama ve Araştırma Merkezi ile işbirliği içinde faaliyet göstermekten memnuniyet duyduklarını ifade ederek üniversite yönetimine teşekkürlerini sundu. TEİD YÖNETIM KURULU BAŞKANI SELÇUK ÖNCER, ETIĞIN SADECE IŞ DÜNYASINI DEĞIL, HAYATIN HER ALANINI KAPSAYAN VE HER INSANI ILGILENDIREN BIR SORUMLULUK OLDUĞUNUN ALTINI ÇIZDI. ZIRVE BAŞKANI MONTY RAPHAEL QC’NİN RENKLI KONUŞMASI ILGIYLE IZLENDI. ETİK İÇİN ÖZSAYGI VE DİSİPLİN GEREK Açılış oturumunda söz alan İstanbul Bilgi Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekan Vekili ve İş Etiği Uygulama ve Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Atilla Eriş ise sözlerine, etiğin medeniyetlerin doğuşundan bugüne insanlığın temel problematikleri arasında bulunduğunu ifade ederek başladı. Bugün tartıştığımız etik sorunların, modernitenin doğurduğu ve kendine has özellikleri olan bir sorunlar dizisi olarak önümüzde durduğunu belirten Eriş, etiğin yaşadığımız dünyada temel tartışma konusu olmasının, dünya genelinde kaçınılmaz bir noktaya gelmiş olmamızdan kaynaklandığının altını çizdi. Etik sorunları aşmanın kolay olmayacağını, ancak üstesinden gelebilmek için bireylerin sahip olması gereken özsaygı ve disiplinin hayati bir rol oynadığını belirten Eriş, bu konuda üstüne önemli görevler düşen üniversitelerin sadece lisans öğrenimi merkezi değil, aynı zamanda etik değerleri benimseten, yaygınlaştıran öğretim kurumları olması gerektiğini vurguladı. Eriş, İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde TEİD işbirliği ile hayata geçen İş Etiği Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin bu alanda ciddi bir birikime ulaşan öncü kurumların başında geldiğini vurguladı. KÂR VE PAYLAŞIM SORGULANMALI T.C. Başbakanlık Kamu Görevlileri Etik Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sedat Murat ise zirvenin açılış konuşmasında, işletmelerin ekonomik birimler olduğu kadar sosyal sorumluluk sahibi birimler olmalarının zorunluluğuna işaret ederek, artık kârlılığın nasıl elde edildiğinin ve nasıl paylaşıldığının sorgulandığı bir dünyaya doğru ilerlediğimizi belirtti. Yönetimde ‘şeffaflık’ ve ‘hesap verebilirlik’ ilkelerinin temel etik ilkeler haline gelmesinin önemine vurgu yapan Murat, sürdürülebilirlik için ‘nasıl olursa olsun rekabet’ anlayışının yerini, işbirliğine bırakmasının kaçınılmaz bir olgu olduğunun altını çizdi. İş kazalarında ölümlerin gündemden hiç düşmediği ve ölümlü iş kazalarında dünyanın üst sıralarında yer alan Türkiye’de etik değerlerin öneminin kendini her geçen gün daha da güçlü bir şekilde hissettirdiğini ifade eden Murat, etik dışı davranış ve yolsuzluk konularında acilen ele alınması gereken bir dizi gündem maddesi olduğunu belirtti. Murat, kamu kurumları, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının çözüme odaklı ve daha sıkı işbirlikleri geliştirmeleri gerektiğini ifade ederek, eksikleriyle birlikte etik alanında yasal düzenlemelerin 2005 yılında başladığını, bu doğrultuda artık geriye döndürülemez bir sürecin içinde olunduğunu kaydetti. DÜRÜST VE SORUMLU OLALIM Yolsuzluk, rüşvet, kara para aklama ve mevzuat konularında uluslararası otoriteler arasında bulunan ve Zirve’ye başkanlık yapan Monty Raphael QC, Antik Yunan kökenli bir kelime olan “etik”in aslında davranış anlamına geldiğini belirterek başladı sözlerine. Bundan ‘iyi davranış’ı anladığımızı ifade ederek, bir kelimenin üstünde durmanın fazla anlamlı olmadığını, gerçekte önemli olan ilkenin ‘dürüstlük’ olduğunu belirtti. Yolsuzluk, rüşvet ve kara para aklama gibi etik dışı davranışların gelişmekte olan ülkeler kadar gelişmiş ülkelerin de sorunu olduğunu söyleyen Raphael, Avrupa Birliği’nin hayata geçirdiği yasal mevzuatla önemli bir aşama kaydedildiğini, yolsuzluğa bulaşmış firmaların kamu ihalelerine alınmamasının buna örnek olarak gösterilebileceğini belirtti. Etik dışı davranış ve yolsuzluk konularında çözümlerin kısa vadede olamaya- 25