INmagazine Sayı 24 Etik ve İtibar Derneği Etik ve İtibar Derneği | Page 20

İTİBAR

Advertorial !

Advertorial ! Şirketlerin ve markaların medya planlamalarının ayrılmaz bir parçası hâline gelmiş “ haber gibi içerik uygulamalarının ” ne kadar ahlaki ve etik olduğunu tartışmaya açmaya neden çekiniyoruz ?
Yazı : Salim Kadıbeşegil
18

Editoryal ( Editorial ), kavramsal olarak özellikle gazetelerin kamuoyunu etkileme gücünün etkin olduğu dönemlerde yaygın kabul görmüş bir uygulama olarak hayatımızda idi . Yayın organının bir konuda “ resmî görüşü ” kıvamında kabul edilirdi . Bu yazılar ; imzalı olabilecekleri gibi imzasız olarak da okurları ile buluşurlardı . Özellikle Batı basınında “ Editorial ” sayfalarda kıdemli gazeteciler tarafından yazılmış imzasız yazılar , o yayın organının resmî görüşü olarak kabul edilirlerdi . Hatta bu yazılar , diğer yayın organları tarafından alıntılanır ve çarpan etkisi yüksek bir “ kanaat yansıması ” hâline dönüşürlerdi .

Advertising yani reklamcılık ile hayatımıza giren uygulama ise yine işin içinde her türlü medyanın olduğu ancak markaların ve şirketlerin bunu zaman ve yer satın alarak ürün , hizmet , görüş ve genel olarak bilgiyi toplumla paylaşma yöntemi olarak günümüze gelmiştir .
Yapılan araştırmalar medyada yer alan haberlerin , -boyutu ne olursa olsun- bu haberlere konu olan reklamlar karşısında daha “ okunur , etkili ve ikna edici ” olduğunu ortaya koyunca bir “ ara çözüm ” olarak hayatımıza “ advertorial ” 1 girdi . Yani parası ödenerek yaptırılmış ve haber gibi yayımlanmış bilgi ! Belki de “ haber değeri ” olmayan bir bilginin toplumla paylaşılmasının ihtiyacından doğmuş bu uygulamaya herkes “ balıklama ” atladı ! Reklam ajansları ve PR şirketleri ise memnun ; çünkü müşterilerinin “ medyada yer alma ” beklentisi bu uygulama ile kolaylıkla sağlanabiliyordu . Medya tarafı memnun çünkü “ ekstra ” bir gelir kapısı açılmıştı . Yayımlanan advertorial ’ ların kenarına köşesine “ Bu bir ilandır .” ya da “ advertorial ” ifadelerinin yerleştirilmesi gibi ahlaken “ ucuz ” da bir çözüm de bulunmuştu nasıl olsa !
Uygulama penceresinden baktığımızda “ advertorial ” ın bir “ aldatmaca ” olduğuna tanık oluyoruz . “ Bu bilgi aslında reklam ama etkisi yüksek olsun diye haber şeklinde tasarımı yapıldı .” ifadesinin tercümesi olan uygulamalar zaman içinde hem medya hem de reklam ve PR gibi iletişim sektörlerinin etik anlayışlarının sorgulanmasını gündeme getirdi . İçine “ aldatmaca ” olan bir uygulama etik olabilir miydi ? İşler öyle bir noktaya geldi ki yıllık iletişim bütçeleri içinde advertorial , diğer uygulamaları kıskandıracak bir pay almaya başladı .
Kökeninde haberlerin okunurluğunun reklamlara oranla