INmagazine Sayı 22 Etik ve İtibar Derneği | Page 52

KÜLTÜR
Günümüzde bu yaklaşımın Avrupa toplumlarında bile bazı boşluklara neden olduğu tartışılmaya başlandı . Bir sorunun sadece yasal ve / veya finansal bakış açısıyla irdelenmesi her zaman etik bir karara varılması sonucunu getirmiyor .
50 kabeti savaşa benzettiklerinde , çalışanların bilinçaltındaki “ Savaşta her yol mübahtır ” düşüncesini tetikleyerek etik dışı uygulamaları kışkırtmaları durumsal baskıya güzel bir örnektir . 2
Ayrıca Türk toplumunun ihtiyacı olan kuralların net olması gerekliliği de , şimdilerde Anglosakson kültürlerde daha çok benimsenmekte olan prensip temelli yaklaşım ile çelişki içindedir . Bizim kültürümüz daha fazla netlik ihtiyacında olduğu için , ne zaman ne aksiyon alınması gerektiği ve alınmadığı takdirde ne olacağı gibi konular net olarak ifade edilmelidir . Prensip temelli yaklaşımda kişilerin , kararları belirli süreç ve politikaları okuyarak kendilerinin vermesi beklenir . Günümüzde bu yaklaşımın Avrupa toplumlarında bile bazı boşluklara neden olduğu tartışılmaya başlandı . Bir sorunun sadece yasal ve / veya finansal bakış açısıyla irdelenmesi her zaman etik bir karara varılması sonucunu getirmiyor . 3
Önemli farklılıklardan birisi de “ Speak Up ” kültürünün olmayışıdır . Türk kültüründe yer alan “ Kol kırılır yen içinde kalır ”, “ Her koyun kendi bacağından asılır ”, “ Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın ” vb . deyimler bu bakış açısını yansıtmaktadır . Noksanlar veya yanlışlar ulu orta konuşulmaz . Başkalarının ne yaptığı diğerlerini ilgilendirmez . Eğer ders alınması gerekiyorsa da herkes kendi dersini kendi alır . Bu nedenle “ hotline ” kullanımları başlangıçta genellikle oldukça yanlış olur . Bu , etik dışı uygulamaların bildirileceği bir platform olmak yerine , çalışanların birbirlerini karaladıkları , yöneticilerinden intikam aldıkları bir araç olarak kullanılır daha çok . Eğer bu tür başvuruların amacına ulaşmadığı görülürse ancak o zaman gerçek amacı için kullanılma olasılıkları artar . Ne var ki , bu konuda hala fazlasıyla gelişim alanımız bulunuyor .
Kısacası , tercüme ederek dayatmak yerine kendi kültür ve değerlerimize uygun olan kendi etik ve uyum kültürümüzü oluşturabilirsek , işte o zaman etik davranmayı gerçekten içselleştirebiliriz . Etik ve Uyum Kültürü Çalışma Grubumuzda , TEİD üyeleri olarak bu konuda ne yapabiliriz , bunu araştırmaya çalışıyoruz . Yüz yüze iletişimin minimuma indiği yeni çalışma düzeninde uyum eğitimlerinin daha iyi kavranabilmesi ve içselleştirilebilmesi için neler yapabiliriz diye araştırıyoruz . Şirketler dışında toplumun hangi kademelerinde farkındalık yaratabileceğimizi sorguluyoruz . Bir rehber belge ortaya çıkarıp ilk kez “ Etik Kod ve Uyum Kültürü ” yaratacak olan firmalara yol göstericilik görevi görmeyi hedefliyoruz .
İlk aksiyonumuz , eğitimlerin iyileştirilmesi konusunda iyi örnekleri derleyerek TEİD üyelerine sunmak olacak . Bu konularda fikri olan , destek olmak isteyen herkese kapımız sonuna kadar açık . Hep birlikte daha etik , daha ilkeli yarınlar için çalışalım istiyoruz
2
Guido Palazzo , Professor of Business Ethics at Lausanne University - From Yale to jail . Why good managers make bad ethical decisions at ETHICs general assembly
3
Anna Romberg , Master in Economics and Business Administration , Åbo Akademi University , / co-founder of the Nordic Business Ethics initiative - Is it not just common sense to do the right thing ?