INmagazine Sayı 21 Etik ve İtibar Derneği | Page 31

Etik dünyayı karanlık hâle sokan
neydi bugüne kadar ? Işıksız olmaktı
yani gözleyememekti , izleyememekti
. Karanlık bir yerlerde
karanlık bir şeyler oluyor ve kayda
girmiyor .
linde , katman katman yapılabildi . Ancak bu bile çok geride kaldı yani 4 yıl öncesini konuşuyoruz sadece . Şu anda temelinden başlayarak ilk müşterisini alacak şekilde lüks katlı bir otelin tamamı üç ayda basılabiliyor , böyle düşünelim . Boeing motorları hariç , uçağın tamamını üç boyutlu yazıcıda basmanın üzerinde çalışıyor . Üç boyutlu yazıcıların geleceği bu . Çünkü katmanlı üretimde , bildiğimiz üretim tekniği ile yapamadığımız çoğu şeyi çok daha hızlı ve daha az maliyetle yapabiliyoruz . Bu teknoloji kullanılarak böbrek üretme üzerinde çalışılıyor . Bir sonrası artırılmış gerçekçilik . Bildiğiniz gibi bir sanal gerçekçilik var , bir de artırılmış gerçekçilik . Sanal gerçekçilik sanayiye yavaş yavaş geliyor ama artırılmış gerçekçilik çok hızlı geldi . Sonuçta bir peti , arızalanan makinenin kontrol paneline şöyle bir yaklaştırıyorsun . Pet onu algılıyor , hangi cihaz olduğunu ve neresine baktığını algılıyor , içindeki algoritma ona göre yazılmış durumda . İşte ibreler var , dijital göstergeler var , ışıklar var , şunlar var bunlar var ... Dünyanın neresinde bu işin uzmanı olduğunu biliyor , Avustralya ’ ya bağlanıyor . Anında o uzman izlemeye başlıyor o göstergeleri . Uzaktan kumandayla remood exercise ’ le bağlanıyor cihaza , içindeki algoritmadaki hataları düzeltiyor , şunu yapıyor , bunu yapıyor , beş dakika sonra sistem tekrar çalışmaya başlıyor . Bu artırılmış gerçekçiliğin çok basit bir örneği . Çok daha büyük örnekler var . Ben çok daha basitini anlatıyorum . Evvelden bunun için uçağa atlayıp gelmen gerekirdi ve zaman zaman da fabrika o kadar süre durmak durumunda kalırdı . Bu tarz sistemlerle bu işleri artık dakikalar içinde yapmak , pratik olarak mümkün . Son olarak da belki siber güvenlikten bahsedebiliriz . Fabrikalarımız , işletmelerimiz tamamen dijitalleştikçe , artık her şey dijital ortamlarda konuşulmaya başlayınca , insan faktörü % 25 ’ lere kadar gerileyince yani henüz algoritmalara ve kobotlara devredemediğimiz liderlik
, problem çözme , strateji geliştirme , satış , pazarlama , muhasebe , takım kurma gibi fonksiyonlar hâlâ insanlar tarafından yapılmakla birlikte rutin , riskli , özel beceri gerektirmeyen ne kadar basit , mekanik iş varsa onları çoktan kobotlara devrediyor ve algoritmaları devrediyor olacağız . Bu kadar dijitalleşen ortamları korumak , siber anlamda yani dışarıdan gelebilecek saldırılara karşı korumak , bugün olduğundan , geçmişte olduğundan çok daha önemli bir noktaya gelecek . Bugün sistem nasıl çalışıyor ? Genç Rus hacker Bursa ’ daki fabrikamızı hack ’ liyor , bütün sistemler duruyor yani patrona telefon açıyor , 2.500 doları şuraya gönder , diyor . Çok da alçakgönüllüler ! Patron panik hâlinde 2.500 doları gönderiyor , hop sistem tekrar çalışmaya başlıyor . Bugün idare edebiliyoruz ama geleceğin Endüstri 4.0 dünyasında siber güvenlik konuları çok daha önemli bir hâle gelecek . Çok çok yeni meslekler ve çok çok yeni algoritmalarla bu saldırılara karşı şirketler kendilerini korumak zorunda kalacaklar , diyeyim ve şimdilik susayım .
Dijital dönüşüm bizim asıl konularımızdan biri olan etik dünyasını sizce nasıl etkileyecek ? Yani bu dijital dönüşümün etik sorunları olacak mı ? İstersen ikiye ayıralım bu soruyu . Dijital dönüşüm yani adı Endüstri 4.0 üretim sanayinde ama artık bu işin çalışırlığını gören her sektör sonuna 4.0 ekleyerek neredeyse sıfır maliyetle algıyı yönetebiliyor . Örneğin , lojistik
4.0 yani lojistik dünyasının dijitalleşmesi ; sağlık 4.0 , eğitim 4.0 hatta sanat 4.0 . Yeni sanat galerileri var her şey dijital ; hologramlar , şunlar bunlar yani alışık olduğumuz vazolar , resimler yerine dijital sanat . O da sanat , 4.0 gibi . Dolayısıyla etik dünyaya bir , dijitalleşme ne sağlayacak ve iki , etik dünyada nasıl kullanacağız dijitalleşmeyi şeklinde ikiye ayırabiliriz bu soruyu . İlk önce ne sağlayacak yani iyi mi olacak kötü mü olacak , diye baktığımızda hiç tartışmasız iyi olacak . Niye ? Etik dünyayı karanlık hâle sokan neydi bugüne kadar ? Işıksız olmaktı yani gözleyememekti , izleyememekti . Karanlık bir yerlerde karanlık bir şeyler oluyor ve kayda girmiyor . İki kişi arasında kalıyor , iki kurum arasında kalıyor , bir şeyler dönüyor , onlara menfaat sağlıyor ama genelde baktığımızda negatif yani etik değil . Dijitalleşme bunun tam tersini getiriyor bize . Sadece blok zincirine bakalım . Bilmeyen arkadaşlarımız için belki anlatması biraz güç ama uluslararası ticaret gibi son derece karmaşık dünyamızda tüm yazışma , çizme işlerinin çok dağınık bir şekilde ve tabii ki belli kademelerle ama ilgili herkesin her zaman ulaşabileceği dijital ortamlarda , fatura kesmekten tut da para havale etmeye , sevk irsaliyesini dokümante etmekten tut da sevkiyatla ilgili bütün adımların an be an takip edildiği dijital ortamlar yaratılarak yani blokların zincirleri oluşturularak dünya kurulmakta şu anda . Şimdi tabii ki şifreleme yöntemiyle kademeli olarak herkes her şeye ulaşamaz , şart da değil ama ulaşması gerekenlerin 24 saat boyunca istediği her anda ulaşabileceği bir dünya kurulduğunda burada etik olmayana ne yapabilirsiniz ki ? Zaten dijitalleşmenin bizlere getireceği en büyük güzelliklerden biri , bütün bu bahsettiğimiz güzelliklerin yanında etik dünyaya olan katkısının inanılmaz pozitif olacağı ve dünyadaki genel kanaat de şu anda bu yönde . Yarın bir gün negatif bir şeyler çıkar mı ? Çıkar , onu da o zaman konuşuruz .
29
Bu yazıda kullanılan görseller www . shutterstock . com sitesinden alınmıştır .