INmagazine Sayı: 2 (Nisan - Mayıs - Haziran) | Page 50

ANALİZ 48 uyum programı olmakla birlikte gerekli mekanizmalara sahip olmadığı için hayat kurtaran pişmanlık uygulamasına başvurmayabilirdi de. Cezalardan korunmayı sağlayacak düzenlemeleri oturtamamış olan birçok şirkette bu sürecin yönetilemediğini ve nihayetinde şirketlerin çeşitli yaptırım mekanizmalarına maruz kaldığını görüyoruz. Alternatif senaryo olarak, devralınan dondurma şirketinin yeni yönetici kadrosunun karteli bozmadan devam etmeye karar verdiğini ve fakat satış müdürünün bu durumun getirdiği bireysel riskin farkında olduğunu; önceki işinden dolayı uyum programları hakkında bilgisi olduğundan, böyle durumlarda uyum kurallarını nasıl işletilmesi gerektiğini bildiğini ve sonuçta karteli bireysel olarak ele verdiğini varsayalım. Benzer şekilde yeni yönetici ekibi kartel ile devam etmeye karar vermiş ve öte yandan bu sefer kartelin elebaşı; başka bir konuda rekabet soruşturmasına tabi olduğu ve bu soruşturma çerçevesinde dondurma karteline dair çok önemli kanıtlar ortaya çıkacağı için, pişmanlık uygulamasından yararlanmak amacı ile dondurma kartelini rekabet otoritesi nezdinde ele vermeye gidebilir. Yani, şirket rekabet otoritesi ile işbirliği içinde olduğunu göstermek için, cezada indirim karşılığında dondurma pazarında kendisini ele verecektir. Diğer bir senaryoda ise satıştan sorumlu müdür yardımcısı gizli kartel anlaşmasında yer almayı reddettiği için işine son verilmiştir. Bu duruma çok sinirlenen ve kendini ihanete uğramış hisseden eski satış müdür yardımcısı rekabet otoritesine büyük bir kartel soruşturmasını başlatacak çok önemli kanıtları yollayabilir. Yukarıda bahsedilen olayların hepsi etkili bir rekabet uyum programına sahip olan şirketlerin ağır cezalar almaktan kurtulabileceğini göstermektedir. Ancak yukarıdaki senaryoların hepsi ortada bir kartel olduğu varsayımı üzerine kurulmuştur. Ama uyum programlarının esas amacı, kartel kurma girişimlerinin dahi olmadığı bir ortam yaratmaktır. İyi bir uyum programı, sorunlu hususları hukuki bir sorun haline gelmeden tanımlamalı ve çözüm yaratmalıdır. Kurumsal kuralların emrettiği üzere, REKABET İHLALİ RİSKİ TAŞIYAN BAZI İŞ YAPMA ŞEKİLLERİ, BAZEN YALNIZCA KURUMSAL KÜLTÜR BU YÖNDE ALIŞTIĞI İÇİN, İŞİN DOĞRU YAPILMA METODU OLARAK KABUL EDİLMEKTEDİR. çalışanlarının her altı ayda bir rekabet hukuku eğitimlerine katıldığını görerek tehlikeli bir kendine güven sahibi olmak, yöneticiler arasında çok sık rastlanılan bir sendromdur. Rekabet hukuku eğitimleri uyum programları olarak görülmemelidir. Rekabet hukuku gerekliliklerini ezberlemek ve kuralların arkasındaki mantığı çözmek -ki aslında pek de zor bir şey değil- şirketlere riskten uzak, güvenli bir liman sunmamaktadır. Rekabet ihlali riski taşıyan bazı iş yapma şekilleri, bazen yalnızca kurumsal kültür bu yönde alıştığı için, işin doğru yapılma metodu olarak kabul edilmektedir. Hatta bazen şirketin, davranı