INmagazine Sayı 18 | Page 25

Finansal Baskı ve Mali Tablo Hileleri Yukarıda açıklanan birçok nedenden dolayı mali tablo hilelerinin CO- VID-19 döneminde ve sonrasında artma riski oldukça yüksek. Bu riskler aşağıdaki gibi özetlenebilir: • Krizden dolayı değer kaybeden varlıkların değerleri, hileli bir şekilde olduğundan daha yüksek gösterilebilir. Örneğin; tahsili mümkün olmayan alacaklar tahsil edilecekmiş gibi, değeri maliyetinin altına düşen stoklar maliyetinin üstünde satılabilecekmiş gibi veya değeri düşen sabit kıymetler üretime devam edecekmiş gibi mali tablolara yansıtılabilir. Bu hileli yaklaşım, ilgili döneme zarar olarak yansıması gereken değer düşüklüğü zararlarını ileri dönemlere erteleyecek ve cari dönemin mali tabloları olduğundan daha iyi gösterilmiş olacaktır. • Kriz döneminde şirketlerde birçok yeni ve önemli gelişme olmaktadır. Özellikle olumsuz gelişmelerin şeffaflık ve hesap verebilirlik çerçevesinde ortaklara/yatırımcılara açıklanması gerekmektedir. Bu dönemde yöneticiler içinde bulundukları baskı ortamında, yapılması gereken açıklamaları yetersiz ve hatta maksatlı olarak hatalı yapabilir. • Çok kötü bir 2020 yılı, fiktif gelirlerin yaratılmasını tetikleyebilir. Ancak bazen çok kötü olacağı satın alınmış bir yılda durumu daha iyi göstermek yerine, çok kötü olan yıla olabildiğince gider ve zararlar yansıtılabilir ve böylece müteakip yılın kârı olduğundan çok daha iyi gösterilebilir. Bu hile müteakip döneme gelir kaydırma yöntemi ile yapılabileceği gibi karşılıklar aracılığıyla da yapılabilir. Bu nedenle 2020 ve 2021 yılları arasında muhtemel hileli gelir ve gider transferlerine dikkat edilmesini öneriyorum. Şirket Varlıklarının Kötüye Kullanılması • Sosyal mesafe ve seyahat kısıtlamalarından dolayı şirket varlıklarının fiziksel kontrolleri oldukça zorlaştı. Bu konuda telefon kamerası ile sayım veya en son fiziksel sayımdan günümüze “roll forward” (tutarı ileri taşıma) yöntemleri gibi geçici çözümler üretilmeye çalışılıyor. Doğal olarak bu süreç stokların çalınma riskini arttırıyor. • Evden çalışma neticesinde gizlilik ve güvenlik tehdit altında olabilir. Bu da şirketin gizli bilgilerinin çalınmasına neden olabilir. • Hâlen nakit para ile iş yapmayı seçen şirketler için ise risk çok daha yüksek. İvedilikle tüm işlemleri banka sistemine almalarını tavsiye ediyorum. Bu tavsiyemi yaparken, çoğu zaman nakit kullanılmasının en önemli nedeninin kayıt dışı ekonomi olduğunu belirtmeden geçmek istemiyorum. Kayıt dışı ekonominin olduğu bir şirkette zaten suistimal risklerinin ve neden olabileceği kayıpları konuşmanın çok fazla bir anlamı yok. Son Sözler Geçmiş krizlerden alınan dersler, CO- VID-19 salgını sürecinde ve sonrasında suistimal vakalarının artacağını gösteriyor. Şirketlerin karşılaşacağı kayıpları asgari düzeye indirmesi için önlem alması şart. Bunun da tek yolu COVID-19 döneminde “suistimal risk değerlendirmesi” yaparak suistimallere karşı kırılgan noktaları tespit etmek ve uygun kontroller ile bu riskleri yönetmek. Ayrıca maliyetleri düşürmek adına şirketi savunan fonksiyonlarda (iç denetim, uyum gibi) çalışan personelin sayısını azaltmak veya bu personeli başka alanlara kaydırmak, sonradan size çok daha büyük maliyetler yaratabilir. Tozun dumanın birbirine karıştığı bir dönemde, yöneticilerin önünde ilgilenmeleri gereken birçok acil konu olmasına rağmen şirketlerin kendilerini suistimalcilere karşı korumalarını tavsiye ediyorum. Suistimalleri tamamen ortadan kaldırmak mümkün değil. Ancak mücadelenin size para ve itibar kazandıracağını unutmayın! 23