ARAŞTIRMA
Görsel www.shutterstock.com sitesinden alınmıştır.
Neolitikden
Dijitale
Etik
18
Yazı: Ali Cem GÜLMEN
Günümüzde insanlığın büyük bir devrimin eşiğinde olduğu herkes tarafından kabul ediliyor. İn-
sanların emeğinin yerini robotların ve yapay zekanın alacağı bir 4. Sanayi devrimi (Endüstri 4.0)
birkaç on yıl içinde kaçınılmaz olarak ufukta gözüküyor. Peki böyle bir devrimin insanlık üzerinde
nasıl etkileri olacak? İnsanlığı daha fazla refah içinde olmasını sağlayacak yoksa insanlığı büyük
bir kaosa mı sürükleyecek veya her iki durum da kısmen mi meydana gelecek? Bu konuda çeşitli
düşünürler, bilim adamları ve akademisyenler farklı fikirlere sahipler. Bir kısmı optimist bir bakış
H
omo Sapiens’in soyu tükenmemiş tek alt
türü olan ve modern insanın da atası olan
Homo Sapiens Sapiens kelime anlamı ile
"düşündüğünün üstüne düşünebilen in-
san" anlamına gelmektedir. Kısaca Homo
Sapiens diye de adlandırılan modern insa-
nın anatomik olarak 200.000 yıl önce Afrika'da ortaya çık-
tığı ve modern davranışlarına 50.000 yıl önce kavuştuğuna
açısına sahipken bazıları da bu devrime pesimist bir açında bakmayı tercih ediyorlar. Peki insanlığı inanılmaktadır. Dik duruşa, gelişmiş bir beyne, soyut dü-
böyle derinden etkilemiş bir devrim ilk defa mı meydana geliyor? İnsanlığı düşünsel ve etik anla- şünme yeteneğine ve dil kullanma kabiliyetine sahip insa-
mında da neler bekliyor? Bu soruların cevaplarını vermek oldukça güç fakat isterseniz bir zaman
yolculuğuna çıkıp bu konuya farklı açılardan bakalım.
nın ve onun atası insanımsıların macerası aslında çok daha
önceleri araç-gereç yapım zekasını elde etmeleri ile önem
kazanmaya başlamıştır.
Burada özellikle prehistorik tarihsel dönemlerde neler ol-
duğunu bir kez daha hatırlamak gerekir. İnsanlık tarihinin
neredeyse %99’unu oluşturan Paleolitik Çağ günümüzden
yaklaşık 2 milyon yıl önce insanımsıların ilk ortaya çıkma-
sı ile başlamış ve 10.000 yıl önce son bulmuştur. Özellikle
ateşin de günümüzden 500 bin yıl kadar önce kontrol altına
alınması ile birlikte daha çok avcı toplayıcı olarak hayatını
sürdürmeye başlayan Paleolitik çağı insanları besin üretme-
yi bilmemekte ve yaşadıkları ortamdaki yabani bitki ve vah-
şi hayvanlarla beslenmektedir. Paleolitik çağın insanları do-
ğaya tamamen bir nevi asalak gibi bağlı bir halde hayat tarzı
sürmekteydiler. Doğanın sınırları kesin olarak çizen yapısı
altında avcı toplayıcı olarak zor koşullarda sadece tüketici
olarak hayatta kalmaya çalışıyorlardı. İnsanlar doğanın kı-
rılgan ve değişken yapısı sebebi ile devamlı bir hareket ha-
lindeydiler. Yeni besin kaynakları bulmak için konar göçer
olarak nitelendirdiğimiz bir yaşama sahiptiler. Kayalık böl-
gelerde mağara içlerinde veya açık havada kurdukları kamp
alanlarında yaşamaya devam ediyorlardı. Üst paleolitik çağ
denilen dönemde artık insanların yavaş yavaş sanat eseri
olarak adlandırabilecek ürünler de yaratmaya başladığı bir
zamandı.
Fakat zaman geçmekte ve insanlık yavaş yavaş yeni bir dö-
neme girmek üzeredir. Bunun için ise iklim koşullarının da
değişmesi gerekmektedir. Buzul çağının sona ermesi ve
19