MAKALE
Oğlumuz Rüşvete Kızınız Bahşişi…
Zimmet ve Hediyenin tanıklığında…
“sorularla islamiyet” isimli blogda
şöyle bir içerik var:
“Rüşvet denen
musibetin tarifini
lûgat kitaplarımız
şöyle yapar: ‘Bir
memura haklı
veya haksız bir iş
gördürmek için
verilen ücret veya
hediyedir’.
Kamuoyuna yansıyan haber aslında binlerce yıldır insanoğlunun içinden
çıkamadığı bir sorunun bir başka örneği. 1
“P. Adliyesi 1. İcra Müdürü A. E. ile memure İ. S. hakkında, rüşvet aldıkları,
görevi suistimal ettikleri iddiasıyla 13 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
Tutuklu yargılanan sanıklardan A. E. ‘Rüşvet değil, bahşiş alıyorum’’ dedi. “
Haberin devamındaki bilgi de kayıtlarda durmalı.
“ 22 yıllık devlet memurluğu sırasında hiç rüşvet almadığını ve kimseyi dolan-
dırmadığını öne süren A. E. bir kişinin kendisine 200 milyon lira bahşiş verdiği-
12
ni, ancak bu parayı adliyedeki odasının tefrişinde kullandığını söyledi.”
Yazı: Salim Kadıbeşegil - RepMan İtibar Araştırmaları
Merkezi Kurucu Başkanı ve Danışma Kurulu Üyesi
P
aranın (İlla yeşil dolar olması gerekmiyor) içinde
olduğu işler yumağı hayatın çarklarını döndürmeye
başladığında o dişlilere; rüşvet, suistimal zimmet,
ihaleye fesat karıştırmak, sahtecilik, yolsuzluk gibi sayıca
çok ama hepsi aynı yolun yolcusu bir sürü kavram giriyor.
Bunlar çarkların kusursuz dönmesini sağlamanın güven-
cesi gibi görünüyor ve algılanıyor olabilirler. Ama aslında
geride bıraktığı yıkım işe yaradıkları sanılan döngüden çok
daha dehşet verici.
Etik ve ahlaki değerlerin kör kuyularda ve zindanlarda “iyi
birer kavram olmalarının” bedelini ödedikleri toplumsal
yaşam doğru ve yanlışı gösteren pusulasını çağlar öncesin-
de kaybetmişti. Bedelini yine insanın ödediği fatura kişisel
çıkarlarla kamusal çıkarlar arasındaki yorum farkından
mı kaynaklanıyor. Rüşvet alan bir memur “adamın işini
halletmeseydim binlerce kişinin çalıştığı fabrikada
üretim duracak, belki de iflas edecek bu kış günü
çoluk çocuk insanlar açıkta kalacaktı” dediğinde yoksa
kamusal çıkarlar uğruna kendini feda mı ediyor? Hediye
gibi insana mutluluk saçan bir kavramın şemsiyesi altında
rüşvet, suistimal, yolsuzluk, usulsüzlük gibi sözcükler
toplaşmaya başladığında o mutluluğun “acı bir tebes-
süme” dönüşmesi her halde an meselesi.
Görsel www.shutterstock.com sitesinden alınmıştır.
Rüşvet ve inovasyon
Yine yakın tarihimiz, işin içine
ayakkabı kutularının bulaştığı rüşvet
çarkının işlevselliği ile çalkalandı.
Böylece, rüşvetin nasıl verileceği, aklı
oyunlarının ödül adayı olabilecek
fikirlerle donatıldı. Hani neredeyse
başlı başına bir “inovasyon” muci-
zesi!
Siyasetin, kara paranın ve “bel altı
ekonomisinin” kendi içsel döngüsü
doğal olarak kendi “hukukunu” da
yaratıyor. Örneğin, ABD’de kaçak
yaşamak durumunda kalan Rıza
Sarraf’ın ses kayıtlarında yardım-
cısına “bahşişi peşin vereceksin”
yönlendirmesi bu özel hukukun
göstergeleri arasında. Özel hukukun
ayrıntılarına girmeyelim ama içerik-
sel olarak anlaşmazlıkların çözü-
münde yer altı dünyasının kapısının
çalındığı malum!
Bahşiş ve hediye kültürel ilişkilerin
hayatımıza yansımasındaki temel
göstergeler arasında. Örneğin hediye
almak güzel bir şeydir. Doğum günle-
rinde, evlilik yıl dönümlerinde, özel
1 HÜRRİYET, 03.06.2000, https://www.superhaber.tv/yildiz-sarayi-ve-bahsis-rusvet-makale-237568
kuruluş yıl dönümü ve daha sayabi-
leceğimiz onlarca özel kutlama için
biri ya da birilerine hediye vermenin
nesi kötü olabilir ki? Ancak, hediye
ile ilgili bazı “yanlış” anlamaların
ortaya çıkabileceği düşüncesiyle
bir çok kurum çalışanları ile ilgili
sözleşmelerine ”değeri 100 lirayı
aşan hediyeler kabul edilemez” gibi
maddeler koyuyorlar. Neden?
Çünkü hediye ile rüşvet arasındaki
ince çizginin alan ile veren arasın-
daki ilişkileri kimin çıkarında nasıl
etkileyebileceği bir kamusal sorun
haline dönüşüveriyor!
THY dergisi Skylife’de bir sayısında
bahşiş konuyu sayfalarına taşımıştı.
“Bahşiş konusunun suistimal edildiği-
ne inanıp çeşitli önlemler alan ülkeler
de yok değil. Örneğin Vietnam’daki
restoranlarda bahşiş vermekten uzak
durmanızda fayda var. Bahşişin bir
rüşvet gibi algılandığı ülkede resto-
ranın kapanmasına bile yol açabilir-
siniz.
-Japonya’da ise aldığınız hizmet sizi
Civangate
Rüşvetle Bahşişin izdivacına
Zimmet ve Hediyenin tanıklık
ettiğini belirtmemize sanırım
gerek yok!
Ülkemiz bu konularda nadide
örneklerle dolu. Ama, yakın
tarihin içinde hafızalardan hiç
silinmeyen öykü “civangate”
olarak belleklerimizde yer etti.
Aylarca gündemi meşgul eden
bu davada Eska inşaatın sahibi
Selim Edes Emlakbank’a yaptığı
inşaat ve sattığı arsanın bedeli
olan 120 milyon doları tahsil
etmek istemiş, Emlakbank
Genel Müdürü Engin Civan’da
bunu 3,5 milyon dolar rüşvet
karşılığında yapacağını
söylemişti. Fakat Civan’a istediği
rüşveti veren Edes yine de
parasını alamamıştı.
13
Dönemin yer altı isimleri
araya girmiş ve Engin Civan
vurulmuştu. Ve “Civangate”
olarak tarihimize geçen
skandalda böylelikle patlak
vermişti.
O duruşmalarda söylenen ve
dünya rüşvet tarihine geçecek
söz de Selim Edes’in Engin
Civan’a söylediği şu sözdü:
“Rüşvetin belgesi olur mu
p……..k!”
ne kadar memnun ederse etsin elinizi
cebinize atmayın bile. Çünkü Japon
geleneklerinde bahşiş, aşağılayıcı bir
davranış olarak görülüyor. Avustral-
ya’da ise sadece pahalı restoranlarda
bahşiş vermek olağan karşılanıyor. "
-“Avrupa ülkelerindeki restoranların
çoğunda, servis hesaba dahil değilse,
bahşiş oranını yüzde 10 gibi düşün-
mek gerekir. ABD’de bu oran yüzde
20’ye kadar çıkabiliyor. “
2SORULARLA İSLAMİYET, 14.09.2011; https://sorularlaislamiyet.com/hediye-olarak-verilenler-rusvete-girer-mi-karsiligi-verilmeyen-bir-hediye-mesela-bir-elbiseyi-giymek