DİLEKÇEDE YİTİK SESLER
Leyl-i Mercan
Ben yitik bir şairim.
Gecenin pususuna durmuş,
Uzakları sevmenin acısına
Ömür vermiş yitik biri.
Karanlıktan başka,
Anısına sığınacak
yer bulamamış çocuklar,
Birikti içimde, gidişinden bu yana
Sen öte yana ben bir yana.
İçinde önceden verilen haberler,
Bu yollar ki peşine düșülenler.
Anne yorgun, anne esmer
Bu yolu geçse geçse
Virane analar geçer.
Beni bu yolda bulduklarında
Soğuktan buz kadına dönmüş
yüreğim
Beni bu yolda koyduklarında
Ellerimde tenha çığlıkları
Beni bu yolda vurduklarında
İçinde uzak baharlı çiçek düşlerim
Beni bu yolda..
Beni savunamaz gülümseme kuyrukları
Ben kuyruğumu kurtaramadım
Yaşamaktan,
Gelişen neyse gelişti,
Büyüsün diye içimdeki yedi,
Beceremedi.
Kaldırsa yaralarımı güneş yüzüğü
Çöller kaldı avuçlarında tenhaların.
Bütün yükü bende bu
Ben parçalanmaz, yanmaz yapışmaz
Acımasız zamanın.
kalitede değilim!
Kaldırsa sokaklar buz bakışlarını
Anlamadılar.
Yüklenemez yerdekiler,
Anlamazlar bir gün,
göklere hasret naaşımı.
Belki bir asır geçer kimsesiz kuytu
Beni vermesinler onların omuzlarına;
köşelerde,
Vasiyetimdir.
Anlamazlar kuş tüyü döşeklerde.
Son arzumdur
Ben yitik bir anneyim
yitip gitmeye yeminli anneme ;
Geçip gittiği sokakları
‘‘Yitik şairleri doğurmasın bir daha
Çocuklarının rüyasına getiren.
özlemin...’’
8