Haziran haziran | Page 36

KARARMıŞ YÜZLERIN GÜNEŞE HICRETI: RAMAZAN “Ey meleklerim! Amel edenin mükafatısizce nedir?” Ve sen bakarsın ötelerden, unutma ne olur Sen de hatırla bizi gittiğin yerlerde. “Ne güzel bir haneydi, bizi Melekler, ‘Sen bizim ilâhımız mesut etti” de olur mu? ve emirimizsin. Onların Biz öyle yapamasak bile, mükafatını ancak sen bilir “Kadrimi de bildi kıymetimi ve verirsin’; derler. Yüce de” deyiver olur mu? Allah da meleklere şöyle Bizim dilimiz marazlıdır, der:“Şahit olun! Onların derdimizi zor anlatırız ulu oruçlarının ve gece mahkemede. Sen bize ibadetlerinin mükafatı inşirah ol, Musa (a.s)’a benim rızam ve yardım eden Harun (a.s.) mağfiretimdir. Evlerine suretiyle. Bayramdan sonra bağışlanmış bir şekilde bize kalan tüm güzellikler, dönsünler.’; Âhh! güzel şevval duruluğunda dost alırız senin kokunla senden hediye... birlikte berâtımızı elimize, Âhh Sevgili! Ey Sevgili! hüzün kokar bayram Bütün yarımlarımızı sabahı yer yer çatlamış tamamlayıp gidiyorsun ya toprağa değen yağmur şimdi. Ardından hasrette bir misaliyle. Sarılırız sana doya gönül, içli bir dua doya yetimlerin gözlerinde, Sahabe-i Kiram bayram ziyaretletinde, Efendilerimizin (r.a) diliyle çocukların tebessümünde. "Ya Rabbi Ramazanı Selvi boylu bir Yâr’dan bizden razı eyle ve bizi ayrılmış gibi, “Ya nasip ulaştır yine ümmetin baharı bakalım seneye” diye olan çiçeklerin açtığı bu ciğerimize iner yaşlar. kutlu mevsime…” 36