Hazar World Sayı: 20 - Temmuz 2014 | Page 44

KIRIM / CRIMEA 01 Kısaca özetlediğimiz bu kriz sonrasında uluslararası hukuk açısından oldukça tartışmalı bir durum ortaya çıktı. BM Antlaşması bir devletin diğer bir devlete karşı tek taraflı kuvvet kullanması veya kuvvet kullanma tehdidinde bulunmasını hukuka aykırı kabul ederek yasaklamıştır. BM Antlaşması’nın 2. maddesinin 4. fıkrası “Tüm üye devletler, uluslararası ilişkilerinde gerek herhangi bir başka devletin toprak bütünlüğüne ya da siyasi bağımsızlığına karşı, gerekse Birleşmiş Milletler’in amaçları ile bağdaşmayacak herhangi bir biçimde kuvvet kullanma tehdidine ya da kuvvet kullanılmasına başvurmaktan kaçınırlar” demektedir. Yani uluslararası anlaşmazlıkların çözümünde kuvvet kullanımı yerine barışçıl yolları öncelemektedir. Bu düzenlemenin istisnaları ise yine BM Antlaşması’nın 7. Bölümü’nde yer almaktadır. Bu bölümde BM Güvenlik Konseyi’nin, uluslararası barış ve güvenliğin tehlikeye girdiğini saptadığı durumlarda Antlaşma’nın 41. ve 42. maddelerinde öngörülen zorlayıcı önlemleri hayata geçirebileceği ifade edilmektedir. Bu maddeler, kuvvet kullanımını gerektirmeyen ekonomik ve diplomatik yaptırımlar ile kuvvet kullanımını içeren askeri yaptırımları ihtiva etmektedir. *Yazının devamına www.hazar.org sitesindeki blog bölümünden ulaşabilirsiniz. 42 TEMMUZ 2014 SAYI 20 - JULY 2014 ISSUE 20 01 Vilnius kentindeki Rusya Büyükelçiliği’nin önünde bir protestocu Kırım referandumunu yorumluyor. 01 A protester is interpreting the Crimea referendum in front of Russian Embassy in Vilnius. Crimea the 9th federal region of the Russian Federation. This crisis as briefly summarized above has posed multiple challenges in relation to international law, and created major controversy. The UN Charter prohibits the unilateral use of force or threat of force by one state against another state. As stated in Paragraph 4, Article 2 of the UN Charter, “All Members shall refrain in their international relations from the threat or use ق