KIRIM / CRIMEA
01
Kısaca özetlediğimiz bu kriz sonrasında uluslararası hukuk açısından oldukça tartışmalı
bir durum ortaya çıktı. BM Antlaşması bir
devletin diğer bir devlete karşı tek taraflı kuvvet kullanması veya kuvvet kullanma tehdidinde bulunmasını hukuka aykırı kabul ederek yasaklamıştır. BM Antlaşması’nın 2. maddesinin 4. fıkrası “Tüm üye devletler, uluslararası ilişkilerinde gerek herhangi bir başka
devletin toprak bütünlüğüne ya da siyasi
bağımsızlığına karşı, gerekse Birleşmiş
Milletler’in amaçları ile bağdaşmayacak herhangi bir biçimde kuvvet kullanma tehdidine
ya da kuvvet kullanılmasına başvurmaktan
kaçınırlar” demektedir. Yani uluslararası
anlaşmazlıkların çözümünde kuvvet kullanımı yerine barışçıl yolları öncelemektedir. Bu
düzenlemenin istisnaları ise yine BM
Antlaşması’nın 7. Bölümü’nde yer almaktadır.
Bu bölümde BM Güvenlik Konseyi’nin, uluslararası barış ve güvenliğin tehlikeye girdiğini
saptadığı durumlarda Antlaşma’nın 41. ve 42.
maddelerinde öngörülen zorlayıcı önlemleri
hayata geçirebileceği ifade edilmektedir. Bu
maddeler, kuvvet kullanımını gerektirmeyen
ekonomik ve diplomatik yaptırımlar ile kuvvet kullanımını içeren askeri yaptırımları ihtiva etmektedir.
*Yazının devamına www.hazar.org sitesindeki
blog bölümünden ulaşabilirsiniz.
42
TEMMUZ 2014 SAYI 20 - JULY 2014 ISSUE 20
01
Vilnius kentindeki Rusya
Büyükelçiliği’nin önünde
bir protestocu Kırım
referandumunu
yorumluyor.
01
A protester is
interpreting the Crimea
referendum in front of
Russian Embassy in
Vilnius.
Crimea the 9th federal region of the Russian
Federation.
This crisis as briefly summarized above has
posed multiple challenges in relation to
international law, and created major controversy. The UN Charter prohibits the unilateral use of force or threat of force by one
state against another state. As stated in
Paragraph 4, Article 2 of the UN Charter,
“All Members shall refrain in their international relations from the threat or use ق