HASAN DEDE'NİN DİLİNDEN MANEVİ HİKAYELER | Page 9

RAHMAN VE RAHİM OLAN ALLAH ’ IN ADIYLA
Şâh , herkesin kucağına gizli bir nükte , herkesin canına , birbirinden başka , bir haber söylemiştir …
Dallara , oynayınız demiş . Yapraklara , el çırpınız demiş . Eflâke , dünya menzilleri etrafında dönünüz demiştir .
Gül , içki derneği iyidir der . Bulut , ağlamak iyidir der . Hiçbiri ötekini inandırır bir öğütte bulunmamıştır .
Güle , sevindiren bir hoş söz söylemiş , gülmesini vermiş . Buluta , bir nükte söylemiş , iki gözünü yaşartmış . 
 Akla , bulanık ol demiş . Aşka , hayran ol demiş .
 Sabra , bir sevgilinin ayrılık gamıyla kan ağla demiş . Yüze , tatlı tatlı gül demiş .
 Saça , sen de onu perdelendir demiş . Rüzgâra , nergis gözlü yüzden perdeyi aç demiş .
 Dalgaya , coş coş da berrak suyun tortusunu uzaklaştır demiş . Gönüle , tasvir edilmiş yüzde dolaş demiş .
 Hâsılı her tarafta kudretine bir alâmet , her solukta güzelliğine bir kalkınma koymuştur ...
 Ben söz ehli bir adam oldumsa , beni kınamayasın . Başımın üzerinde oturan Hakk ' tır . 
 Gönlümün içine giren Hakk ' tır . Sabrımı yok eden Hakk ' tır .
 Bende ne sabır kaldı , ne sabreden . Benim gönlümün içindeki bütün güzellik ve gençliktir .
 Ah ne söyleyeyim ? Ah , aşkın elinden …
YÜCE PÎR MEVLÂNA
9