HASAN DEDE'NİN DİLİNDEN MANEVİ HİKAYELER | Page 45

Dede oturmuş şimdi tefekkür hâlinde . Bir vakitten sonra Paşa gelmiş . Herkes telaşlanmış , ayağa kalkmışlar , Paşa ’ yı almışlar içeri . Bunlar salonda hepsi ayakta , Dede kalkmamış ayağa , oturmuş . Paşa ’ nın dikkatini çekmiş . Herkese , “ Oturun ” demiş , hepsi oturmuşlar . Şimdi dönmüş Dede ’ ye .
“ Efendi ” demiş , “ siz kimsiniz ? Buraya geldim , herkes ayağa kalktı , saygıda bulundu . Siz hiç kıpırdamadınız .”
Dede demiş , “ Bendeniz hiçim .”
Hemen Paşa , “ Nasıl olur ” demiş , “ hiç ?.. Suretiniz var , sıfatınız var . Kimliğiniz nedir ? Söyleyin .”
“ Hiçim efendim .” Paşa asabileşmiş bir daha sormuş .
Yine Dede , “ Hiçim efendim …” sonra devam etmiş , “ Paşa bey ” demiş , “ ben size bir soru soracağım .”
“ Buyrun ” demiş , “ sor .” “ Senin Paşalığın ne kadar sürecek ?” “ Allah kısmet ederse ” demiş Paşa , “ üç sene sürer .” “ Üç sene sonra ne işle meşgul olacaksınız ?” “ Tekâüte çekileceğim .” “ Güzel ” demiş Dede , “ peki tekâütlüğün ne kadar sürer ?”
“ Ömrümün nihâyetine kadar . Orasını bilemem , çünkü hayat nefesle .”
“ Peki ” demiş , “ ömrün nihâyet bulduktan sonra sen ne olacaksın ?”
“ Ben ” demiş , “ Hakk ’ ın rahmetine gidip , hiç olacağım .”
45