HASAN DEDE'NİN DİLİNDEN MANEVİ HİKAYELER | Page 223

Bizim burada yaptığımız muhabbetlerin çoğu bâtınîdir . Nasıl bâtınî ? Herkes insanı bir beşer görür , Allah ’ ı insan dışında görür . Biz de deriz ki , insan dışında Allah ’ ı arama , insan arındıysa kötülüklerden , Hazreti Muhammed ’ i , Pîrini kendinde rûh ettiyse , onu sevmek Allah ’ ı sevmektir .
Hazreti Muhammed Efendimizin bedeni Medine ’ de toprağa gitti ; ama rûhunu , ışığını Ali taşıdı . Ali de son nefesinde yine imanla Resûlallah ’ a yola çıktı gitti .
Mevlâna ’ ya bakalım … O da son nefeste ne babasına gitti , ne dedesine , ne geçmiş Muhammed ’ e , ne geçmiş Ali ’ ye gitti . Nereye gitti ? Mürşidine gitti , Şems-i Tebriz ’ e … Çünkü onda gördü Hakk ’ ın nûrunu .
İşte bu yüzden , yine bâtınî bir söz … Dervişler , hangi tarîkattan olursa olsun , şeyhi gelmeden , eğer derviş ise , vermez rûhunu , katiyyen . Kim gelirse gelsin onu almaya , yola çıkmaz . Ama şeyhi geldi mi hemen yerinden kalkar , yola çıkar gider .
Bunlar gelecek bir gün hepimizin başına … Onun için yazdım bir şiir …
Az yaşa , çok yaşa , Akîbet bir gün gelecek başa . Bu dünya bir değirmen taşıdır , Daim döner , İnsanoğlu bir fenerdir , Bir gün gelir söner , Ehli iman sahipleri , İman ettikleri yer ile , Dünya durdukça yaşam sürer …
Bizler , ölümsüzleri kendimize dost edindik , ölenleri kendimize dost edinmedik .
223