HASAN DEDE'NİN DİLİNDEN MANEVİ HİKAYELER | Page 132

Hazreti Ali ’ nin Kanber ’ i …
İrşâdla ilgili olarak sizlere Hazreti Ali Efendimizden , Hünkâr Hacı Bektaşî Veli ’ den ve Pîrimiz Hüdâvendigâr Mevlâna ’ dan menkîbeler dile getireceğim …
Hazreti Ali ’ nin bir Kanber ’ i vardı , Hazreti Mevlâna ’ nın bir dervişi Emin vardı ve Hünkâr Hacı Bektaşî Veli ’ nin de bir Sarı Hâfız ’ ı vardı . Bunların hizmet ettiklerinin kimler olduğundan haberleri yoktu , onların gerçek kimliklerini bilmiyorlardı …
Hazreti Ali Efendimiz , Kanber ’ le birlikte , Mekke Valisi ’ ne gidip oğlunun doğumunu tebrik etmek istiyordu . Fakat Mekke ’ ye vardıklarında vakit geç olduğundan Valiyi rahatsız etmemek için bir handa konaklamaya karar verdiler . Mekke Valisi , Hazreti Ali ’ nin geldiğini duyunca onun handa konaklamasına razı gelmeyerek adamlarını gönderdi , Hazreti Ali ’ yi ve beraberinde Kanber ’ i de evine aldırdı .
Sohbet edip birbirlerinin hâl ve hatırlarını sorduktan sonra , Mekke Valisi , oğlunun hiç susmadığından , sabahlara kadar ağladığından dert yandı . Bunun üzerine Hazreti Ali , çocuğu görmek istedi , çocuğu getirdiler . Hazreti Ali Efendimiz , çocuğun Kanber ’ in kucağına verilmesini buyurdu . Kanber , çocuğu kucağına aldıktan sonra Hazreti Ali ’ ye bakarak ondan ne yapması gerektiğini buyurmasını bekledi .
Kanber ’ in şaşkın bakışlarla beklediğini gören Hazreti Ali dönüp Kanber ’ e , “ Sor bakalım çocuğa neden ağlıyormuş ?” diye buyurdu .
Kanber hiç tereddüt etmeden çocuğun kulağına eğilerek , “ Efendim soruyor , niçin ağlıyorsun ?” diye sordu .
132