HASAN DEDE'NİN DİLİNDEN MANEVİ HİKAYELER | Page 27

Çıkar Cebinden On Kuruş …
Bir akşam gelmiş biri Hattapoğlu Ömer ’ in huzûruna selâm vermiş , Ömer almış selâmını , “ Buyur ” demiş , “ ne için geldin ?”
“ Geldim ” demiş , “ biraz seninle Allah muhabbeti yapalım .” “ Hoşgeldin ” demiş , tutmuş mumu dindirmiş .
Adam da demiş , “ Neden dindirdin mumu ya Ömer ? Biz o mumun ışığında birbirimizi görecektik , öyle konuşacaktık .”
Ömer , “ Çıkar cebinden bir on kuruş .” Adam çıkarmış .
“ Git ” demiş , “ al bir mum , yak , oturup konuşalım . O mum halkın parasıyla alınmış , halka hizmet için yanıyor burda . Biz o mumu yakıp kendi gönlümüze göre burda muhabbet yaparsak , biz halkın hakkına girmiş oluruz .”
İşte adâlet …
Şimdi yatırlarda neden mum yakarlar kandil gecelerinde ?..
Bir gün Hattapoğlu Ömer ’ in maaşından parası artmış , çıkmış çarşıdan bir sürü mum almış , gelmiş câmiiyi donatmış mumlarla , pırıl pırıl her tarafta yanıyor mumlar .
Resûlallah geliyor , bakıyor , “ Kim ” diyor , “ câmiiyi bu hâle soktu , ışıklandırdı ?”
Hemen Hattapoğlu Ömer , “ Kulunuz Ömer , yâ Resûlallah ” diyor .
İşte Hazreti Peygamber , “ Hem bu âlemin senin nûrlu olsun , hem öbür âlemin .”
Bakın ordan kalmıştır .
27