HASAN DEDE'NİN DİLİNDEN MANEVİ HİKAYELER | Page 205

geldik , bu kadar bilgi tahsil ettik , hiç duymadık şiirlerle namaz kılınsın .”
Molla-i Câmi Hazretleri dönüp onlara dedi ki : “ Ben de duymadım ama , onun kadar Allah ’ ı metheden şiirler de işitmedim . Bu yüzden , bu namaz kabul edilmezse Hakk ’ ın huzûrunda , hiçbir namaz kabul edilmez .”
Kıldırmadı ve aldı cemaatini geldi Türbe-i Saadet ’ e , Mevlâna ’ nın makâmını ziyaret edecek .
İyi ama … Mevlâna ’ nın rûhanîyeti , daha kapıdan girer girmez Molla-i Câmi ’ nin bütün vücudunu sardı .
Molla-i Câmi çıkardı ayakkabılarını , dört ayak üstüne geldi , kuzu gibi yürümeye başladı . Cemaati hayretler içinde kaldı .
Molla-i Câmi , böyle geldi Hazreti Pîr ’ in kabiri başına , orada eğildi , tefekküre daldı . Hemen ilham geldi , talebelerinden birine dönüp , “ Alın kalemi ve kağıdı , şimdi içimden gelen ilhamı dile getireceğim ” dedi .
Aldılar kalemi , kağıdı , “ Buyrun Efendi Hazretleri …” Molla-i Câmi , Mevlâna ’ ya seslendi …
“ Hülyâ-yı Kübrâ mısın ? Kâbe-yi Beytullah mısın ? Âsuman ferk eylemedi .. Mevlâ mısın , Mevlâna mısın ?”
O yazı , Türbe-i Saadet ’ e yazıldı . Onun için , Pirimiz yüce bir varlıktır .
Dünyamızda , mânen ziyaret edilen ilk Hadrâ-yi Kubbe , Kudüs ’ tedir , kırksekiz Peygamber yatar . Oranın da kubbesi yeşildir . İkincisi Hazreti Peygamber ziyaret edilir . Üçüncüsü Cenâb-ı Mevlâna .
Cenâb-ı Mevlâna ’ yı ziyaret etmek , Hazreti Muhammed ’ i ziyaret etmektir ve kırksekiz Peygamberi ziyaret etmektir .
205