Gri Edebiyat Sayı 4 | Page 36

Deneme Şiir Unuttuğunu Unuttuğunun Farkında Mısın? Aradığımızı elde edinceye kadar dualar dilimizden düşmüyor ama istediğimiz verilince de şükretmeyi unutuveriyoruz. Oysa mahrumken nasıl da dua edip yalvarıyoruz. Kazanmak zorunda olduğumuz bir sınavın öncesinde nasıl da yalvarıp yakarıyoruz! Sevdiklerimizi kaybettik; üzülüp ağladık, dünya hayatının bir anlam teşkil etmediğinin farkına var- dık. Sonra, zaman geçtikçe üzüntümüzü de acımı- zı da unuttuk. Âlemlerin Rabbi ne de güzel beyan etmiş insanın hâlini... Yakınlarımız hasta oldu. Hallerini görüp üzüldük, dualar ettik. Kendi başımıza gelmediği için, yanla- rından ayrılınca üzüntümüzü unuttuk. İnsan, eğer şuurlu olarak etrafını gözlemlerse, sa- hip olduğu tüm güzellikleri Rabbimiz ‘in kendisine sunduğu birer nimet olarak görebilir. Yaşadığımız hayat, doğadaki tüm güzellikler, sahip olduğumuz sağlıklı hayat ve saymakla bitiremeyeceğimiz pek çok şey, Allah’ın bizlere birer nimetidir. Peki, Rabbimiz bizlere onca nimet bahşetmişken, bu nimetlere karşı nankörlük yakışık alır mı? Günümüzde “Bir fincan kahvenin bile kırk yıl hat- rı olduğu” söylenirken, bizlere onca nimet veren, sıkıntılarımızı alan, içimizi ferahlatan Rabbimize şükretmek gerekmez mi?.. Sıkıntılı olduğumuzda hep dua ettik, yalvardık, ne kadar aciz olduğumuzun farkına vardık. Fakat sıkıntımız gidince, bunu kendi bilgi ve gücü- müzle başardığımızı sandık, sıkıntımızı da acizliği- mizi de unutuverdik. Çünkü insan unutkandır. 34 Gri Edebiyat Ayşe Aleyna KUŞCU @AleynaaKuscu Reyhan AYBAKAN “Biz insana nimet verdiğimizde, şükürden yüz çe- virir, başını alır, uzaklaşır. Fakat kendisine sıkıntı dokununca, bir de bakarsın uzun uzun yalvarır du- rur.” (Fussilet/51) Rabbimiz her şeyi bir amaç için yarattığı gibi, in- sana verdiği nimetleri de bir amaç için yaratmıştır. İnsanın sahip olduğu her şey; imân, rızık, yaşadı- ğı her bir saniye, soluduğu her bir nefes, insanın Allah’a şükretmesi ve ona yakınlaşması için bir yoldur. Çünkü Allah insana nimetleri sınırsızca su- nan, ona karşılıksız güzellikler bahşedendir. Bir Şiir Yazmak İsterdim Keyfimiz yerinde, işlerimiz yolunda iken Rabbimi- zin varlığını unutuyoruz. Fakat bir sıkıntı dokunun- ca, kendimizi boşlukta hissettiğimizde Rabbimizi hatırlıyoruz. Aradığımızı elde edinceye kadar dualar dilimizden düşmüyor ama istediğimiz verilince de şükretme- yi unutuveriyoruz. Oysa mahrumken nasıl da dua edip yalvarıyoruz. Kazanmak zorunda olduğumuz bir sınavın öncesinde nasıl da yalvarıp yakarıyo- ruz! Kısacası acziyetimizi, sıkıntılarımızı, hasretleri- mizi, üzüntülerimizi unuttuk. Çıktığımız her basa- makta önceki basamağı unuttuk. Sevinçlerimizi yaşamayı da unuttuk. Hâl böyle olunca bulundu- ğumuz konumdaki sevinçlerimizi yaşayamaz hâle geldik. Bu unutkanlık bizlere şükrü de unutturdu. Hâlbuki kul; yoklukta da varlıkta da her daim Rabbini an- malı, bizlere bahşettiği nimetlerine şükrünü yerine getirmeli. İnsan, elindeki bütün nimetleri bir şükür vesilesi olarak görmeli. Unutmamak lazım ki: “Muhakkak ki kalpler sadece Allah’ı anmakla mut- main olur...” Bir şiir yazmak isterdim, Bütün olmazları oldurmuşçasına Bir mısra.. Geceyi çığlıkla bölüp Günü doğmuşluk sevincine boğmak, Yarın mademki bugünden sonra Ben bugünü doyasıya Yaşamak isterdim, İçimde ukte bırakmadan İnsanoğlu sonsuzluğa yol aldıkça Geride bıraktığı sonsuzluğu Bitirdiğinin değil farkında Ben şimdi bir fener! Belki meşale, aydınlık için Ya da bir mum yakmak isterdim, Haksızlığı ansızın Gün yüzüne çıkarırcasına Sonradan pişman olduğum Her şeye, Ama bütün hepsine Erken davranmak isterdim. Ki pişman olmalarım Kalmasın diye sonralara Gülmek isterdim, Bugün aşırılığa kaçmasın niyetiyle Kendimi tuttuklarıma inat Tebessüm sadakasından hallice Hayata bir ‘Kahkaha’! Bir kalbi diğerinden ayrı Düşünmemek isterdim evvela Şüphesiz yüreklerimiz, Isıtacaktı kasırgaları Farzımuhal çiçekçi olsaydım Sloganlar saçardım dört bir yana ‘Çiçeğin iyisi bizde yetişir, Alanların kalpleri birleşir.’ beytiyle Ey İnsanoğlu! Anlamak anlatmak isterdim Seni defalarca sana Olmadı, olmayacak değil elbet İnce ince işliyorsam fikirlerimi Derinden bir hisle almalıyım nefesimi Sıradaki planı tasarlıyorken Cesur ama tutarlı davranabilmeliyim Oturmuş ağlamak istiyor isem yıllara Son kez yüz ifademi Huzurla şekillendirmeli idim. Sen bana bakma Ne yöne dönsem Düşeceğim dünyadan Ama, Askıda olan bir tek Ben miyim? Tüm bu kuru kalabalığa, Ve tekil ve çoğul Şahıslara rağmen Sınırsız , ıım süresiz sevmek isterdim Asla hayal kurmazcasına.. Satırlara sığmasın isterdim, Ne hüznüm ne kederim Sığmasın ki asırlarca Anlatayım mutluluğu Hiç Bilenlerle Bilmeyenler Bir Olur Mu? 35