GEÇİD, Sayı 2, Ocak - Şubat 2021 | Page 26

DİL ÖĞRENMENİN BEYNE ETKİLERİ

25
Günümüzde yabancı bir dilde yetkinlik kazanmaya çalışan birçok insan var . Dolayısıyla insanlar birbirine daha da bağlı hale geliyor . Diğer bir dilde olan yeterlilik , size insanlarla daha hızlı bir iletişim kurma fırsatı verirken ana dilinizi de geliştiriyor . Bugüne kadar beyin üzerine yapılan araştırmalar , yabancı dil bilen bireylerde beynin boyutu , kortikal kalınlık ve bilişsel yeteneklerin oldukça farklı olduğunu göstermiştir . Yabancı dilin sağladığı faydalar arasında , farklı kültürlerle iletişim kurabilmek ve küresel gündemi takip etmek de vardır
Beynin Boyutu
İsveçli bilim insanları , ikinci bir dil ediminin beyne etkilerini görmek için beyin taramaları yapmış ve keşfettikleri şey beynin boyutundaki değişim olmuş . Manyetik rezonans görüntüleme adı verilen bir çalışma sırasında ise yabancı dil öğrenmenin beyin üzerinde görülebilir bir etkiye sahip olduğu ortaya çıkmış .
Dil öğrenmek isteyen bir grup genç asker , Arapça ve Rusça öğrenirken , diğer kontrol grubu tıp ve bilişsel bilim alanında çalışmış . Yapılan MR taramaları sonucu , kontrol grubunun beyin yapıları değişmeden kalırken , dil öğrenen askerlerin beyinlerinin belirli kısımlarının boyut olarak geliştiği gözlemlenmiş .
İki Dilli ve Tek Dilli Bireylerin Beyin Dokusunun Kalınlığı Çalışması
Araştırmanın sonucunda ise ana dil kazanıldıktan sonra öğrenilen ikinci bir dilin beynin yapısını değiştirdiği ortaya çıktı . Ayrıca , çocuklukta ikinci dil ne kadar geç öğrenilirse , kortikal kalınlığın da o kadar arttığı gözlemlendi . Sonuçlarda , birinci dilde yeterlilik kazandıktan sonra ikinci bir dil öğrenmenin beyin yapısında yaşa bağlı olarak değişikliğe yol açtığı , iki dilin aynı anda edinilmesinin ise beyin gelişimi üzerinde ek bir etkisinin olmadığı açıkça belirtildi . Ayrıca iki dilde yetkin olan kişilerin beynindeki gri ve beyaz maddenin arttığı da ulaşılan sonuçlar arasında . Gri madde ; beyindeki kas kontrolü , hafıza oluşumu , duygular , görme ve duyma gibi duyusal algı ile ilişkili çeşitli bölgeleri kapsayan bir tür sinir dokusudur . Beyaz madde ise mesajların beyne hızlı ve etkili bir şekilde ulaşmasını sağlar .
Pensilvanya Eyalet Üniversitesi araştırmacıları , İngilizce bilen 39 gönüllüden oluşan topluluğun Çince -özellikle de Mandarin Çincesi- kelime bilgisi öğrenimini gözlemledi . Birisi kontrol grubu olmak üzere , diğer grup dil derslerine katıldı . Farklı yaşlarda olan 39 gönüllünün altı hafta boyunca beyinleri tarandı . Katılımcıların beyinleri deneyden önce ve deney sırasında altı hafta boyunca manyetik rezonans görüntüleme ile gözlemlendi . Ayrıca , onlarca yıldır araştırmacılar dil ve bilişsel gelişim arasındaki ilişkiyi araştırmışlardır . Bilişsel yetenekler arasında dikkat , odaklanma , karar verme , problem çözme ve sözel akıcılık yer almakta .
Bilim insanları , beynin boyutunda bir değişim varsa , dokusunda da değişiklik olup olmayacağı üzerine bir araştırma yaptılar .