Geniş AÇI Sayı 3 Mayıs 2018 geniş açı-31052018-D-SON | Page 64

Sonra bir gün okula gelmedin, bu olağan bir durumdu. Aradan birkaç gün geçti, artık her- kes seni merak etmeye başladı. Öğretmenlerimiz bize ağır bir grip geçirdiğini söyledi ancak ben gerçeği biliyordum. Bacağını kaybetmene neden olan hastalık geri dönmüştü, bildi- ğim başka bir şey de senin kolay kolay pes etmeyeceğindi. Yanılmadım, günlerce diren- din. Sonra bir gün hepimizi şaşırttın. Belki bilerek belki de bilmeyerek bizi son kez görmeye geldin. Her gün artık iyileştin, diyerek gelmeni bekledik. Senin direnişinin son bulmayacağı umuduyla ödevlerini ve sınıfta dağıtılanları bile dolabına koyduk. 27 Aralık günü seni son- suzluğa uğurladık, çok ağladık. Tahmin edemeyeceğin kadar üzüldük, fotoğraflarını astık, eşyalarını sakladık ve seni çok özledik ama bu çözüm değildi. Seni çok düşündüm ve sonunda anladım. Senin için yapmamız gerekenler vardı: hayal kurmak, umut etmek, insanları sevmek, pes etmemek, her zaman gülmek… Eğer bunları yaparsak senin ömrünü daha da anlamlı hale getiririz. Eğer bunları yaparsak seni hiç unut- mamış oluruz. Duygu KASER - 7/A Yağmur Bir insan düşünün; her kötü anı, mutlu güzel bir ana çevirebilecek birini. Her üzüldüğünüz- de sizi gülümsetebilecek birini, hayatı her şeye rağmen sevebilecek birini, yaşadığı büyük acıya ve ağrıya rağmen hala hayatı sevebilecek birini düşünün. Asla küçük ve boş şeylere üzülmeyen bir insan düşünün. İşte düşündüğünüz o insan Yağmur. Hayatta neşesi eksik ol- mayan biriydi o. Biz ne zaman sınıfta bir şeye üzülsek o bizi üzgün görmeye dayanamaz ve bizi neşelendirmeye çalışırdı. Küçük şeylere üzülmemizi istemezdi. Birçok protezli insan protezinden utanıp, saklamaya çalışırken, Yağmur protezinden asla utanmıyor ve saklamaya çalışmıyordu. Tam tersine onunla yaşamaya alışmıştı ve şikayet etmiyordu. Bazen bir insanın yokluğu gerçekten çok kötü hissettiriyor. Özlüyorsun ama gel- meyeceğini de biliyorsun. Ama biliyorum ki o şu an çok güzel bir yerde. Yağmur’du Melek oldu gitti. Işıklar içinde uyu güzel yüzlü arkadaşım. Başak Su YEŞİLYURT - 7/A Yağmurcu Yağmur getirdim ceplerimde Çok uzakta bir şehrin Kurşun rengi göğünden çalınmış Ödünç sevmeler getirdim yüreğimde Kara bulutlar sürükledim eteğimde Eski bir rüyanın sisli mateminden Sökülüp yamanmış gözlerine Sahte gülüşleri getirdim göz bebeklerimde Ben gelmeden önce de böyle kötü müydü hava, bilmiyorum. Kara bulutları geride kalan şehirde bıraktığımı sanıyordum. Görünen o ki bindiğim otobüsün peşine takılıp buraya kadar izlemişler beni. 60