Film Studio Dijital Dergi Ağustos 2014 | Page 117

ASIFKÜÇÜKORUÇ Levent Kırca okuldu senarist ve oyuncular kimler? VASIF KÜÇÜKORUÇ: İkisi için de isim vermem doğru olmaz. Ben kendimi bu konuda önemsemiyorum, ben beğensem ne olur, beğenmesem ne olur? SOMA FACİASININ SENARYOSUNU YAZMAK İSTEMEM PARASAL BAĞLANTILAR YOKSA TÜRKİYE’YE OSCAR VERMEZLER FS: Henüz bir Türk yapımı Oscar alamadı. Sizce Oscar’ı nasıl bir senaryo ile alırız? Bu senaryoyu kim yazar? FS: Soma’da büyük bir maden kazası oldu. Sinemamızda madencileri konu alan filmler çok az. Siz böyle bir filmin senaryosunu yazmak ister misiniz? VASIF KÜÇÜKORUÇ: Ondan önce Oscar’ın ne olduğunu konuşmak lazım. Oscar Amerikan sinema endüstrisinin reklam aracıdır. Parasal bağlantılar yoksa, çok güzel filmler yapmakla vermezler. Oscar, Amerikan sinema endüstrisinin vitrini, Türkiye’ye vermezler. VASIF KÜÇÜKORUÇ: Asla istemem. Bir sene içinde yine bir patlama olacak, yine çok insan ölecek. Çünkü hiçbir tedbir alınmıyor. Bunu oradaki madenci de biliyor ama ekmek yemesi lazım, yaptıkları iş kutsal bir iş. Grev yapıp o madene girmeselerdi bu ölümler olmazdı. VASIF KÜÇÜKORUÇ: Levent Kırca ile 25 sene çalıştım. İlk 15 senesi okuldu, her şeyi ondan öğrendim. Zeki Alasya ile hayatım boyunca, Metin Akpınar ile ilk 5 yıl çalıştık. Türker İnanoğlu’ndan çok şey öğrendim. Necati Akpınar’ı çok severim. FS: Çalışmaktan keyif aldığınız isimler kimler? IM ÖCEK, USTA OYUNCU YILDIR ÜKORUÇ’U ARKADAŞI VASIF KÜÇ İ İKİ KERE ANLATTI: “VASIF BEN AĞLATTI” çükoruç ismini sadece r Vasıf Kü Beş-altı yıl öncesine kada iki ayrı bir kalemdi ki, aynı akşam duyar, bilirdim. Öyle usta olmuştu. n biri birinci, diğeri ikinci kanalda yazdığı dizilerde u ve m, bana bir oyun lazım old Gün geldi tiyatromu kurdu ala, rşımda kasıntı, takıntılı, uk Vasıf’ın kapısını çaldım. Ka ğı bunca am bekliyordum. Yaptı egosu tavan yapmış bir ad r birini bekliyor. Ama o kada rılı işe bakınca insan öyle başa arıdan o dakikadan sonra bizi dış sıcak ve o kadar içtendi ki, u oruz zannederdi. Ve oyun birisi sanki yıllardır tanışıy gören ım ki, bir zıp verdi. (Sonraları anlad 2-3 gün gibi kısa sürede ya varmış) Vasıf’ın böyle özelliği de ana inanır ve kanı ısınırsa ins Pek evden u’nda seyirciyle buluştu. Oyun, ilk kez Zeytinburn lım dı ve oyuna geldi. Salon tık çıkmayan Vasıf beni kırma nunda Vasıf’ı alkışlandı ve oyun so tıklım dolu, oyun ayakta ım. ıştırıp mikrofunu ona uzatt hneye aldım, seyirciyle tan sa ki: “Ya , bir de bana baktı ve dedi Şöyle bir mikrofona baktı zarım” n ki? Ben konuşamam, ya baba, bana bunu niye verdi , hem de çok iyi bir yazar. Evet, o gerçekten yazardı a k şey var ki, Vasıf hakkınd Daha anlatacak o kadar ço l . Vasıf’la birlikte çok güze lde bir kitap da ben yazarım herha güler kah lar ben şiir okurdum, kah günlerimiz oldu, o saz ça yaz’ı z ağlattı. Son kitabı Aşk Be dık. Ama vasıf beni iki ke ağlar zı ne kam. Kitabın içine yazdığı ya alıp imzalatmaya götürdü “Kitap unu açıkça gösteriyordu: r mütevazı bir insan olduğ da k onur, a imzalamak mı daha büyü yazmak mı, yoksa bir ustay n da ğinde ağlamıştım. Ve en so emedim” diye yazıp verdi bil sevgili verdiğimizde ağlattı beni bir bayram günü toprağa çok. eceğimi biliyorum, hem de sıf kardeşim. Onu çok özley Va