EXECUTIVE HOUSEKEEPER MAGAZINE | Page 114

sanat hayallerimi kurarken önümde bilgisayar ekranı, çalan telefonlar, gelen mesajlar, yönetilmesi gereken insanlar, yapılması gereken iş seyahatleri, tutturulması gereken bütçe hedefleri, katılmam gereken toplantılar vardı. 2013 yılına başlarken yılbaşı gecesi bir karar aldım. Hayallerimi artık gerçeğe dönüştürmek istiyordum. Yeni yılla birlikte işimden istifa ettim. Kariyerimi ve İstanbul’u arkamda bırakarak ikinci tutkum olan Bozcaada’ya taşındım ve Zeynep Aksu Cam Atölyesi’ni kurdum” diyor. çeşidi vardır. İnsan yapımı olan cam hepimizin bildiği cam olmakla beraber, doğal cam yanardağlardan püskürtme yolu ile doğaüstüne gelen, yarı değerli taş olarak kabul edilen cam türüdür. Cam işleme sanatı iki şekilde ele alınmaktadır; camın şeklen işlenmesi, cam eşyanın üzerine boya ve desen işlenmesi. Camın şeklen işlenmesi, sıra dışı ve adeta sihirli bir sanat dalıdır. Eriyik haldeki camın özel araçlar yardımı ile şekillendirilmesine dayalı bu sanat dalı ile gerek kullanım amaçlı, gerekse süs ve dekorasyon amaçlı birçok çeşitte ürünün imalatı yapılabilmektedir. ARALIK EXECUTIVE HOUSEKEEPER 2014 Bizde dergimizin bu sayısında camı işleyerek bir sanat haline getiren, gerek kullanım amaçlı gerekse süs ve dekorasyon amaçlı kullanılmasını sağlayan, cama gönül vermiş biri Zeynep Aksu ile cam sanatı üzerine sohbet ettik. 1966 yılında İstanbul’da doğan Zeynep Hanım, Sankt Georg Avusturya Ticaret Lisesini, ardından Marmara Üniversitesi İktisat bölümünü ve Sabancı Üniversitesi Yönetici Geliştirme programını bitirmiş. Üniversite sonrası başta moda sektörü olmak üzere farklı sektörlerde yurtiçi ve yurtdışında yöneticilik yapmış. Dünyanın pek çok ülkesini ve şehrini ziyaret etme ve farklı kültürlerle tanışma fırsatı bulan Zeynep Hanımın çok sevdiği işinin yanı sıra Cam Sanatı ve Bozcaada gibi iki de tutkusu bulunuyor. Cam Sanatı ile tanışma hikayesinin daha ilkokul yıllarında babasının bir Venedik seyahati sonrasında avucuna bıraktığı camdan yapılmış küçük, tombul bir serçe kuşu ile başladığını belirten Zeynep Hanım “O zaman kullanılan renklere, forma, parlaklığa ve saydamlığa hayran kalmış, saatlerce seyreder olmuştum. Bu küçük kuş halen evimin başköşesinde durur. 2004 yılında Öğümce’deki Cam Ocağı ile tanışana kadar, camla olan uğraşım koleksiyo- 112 Çalışmalarını Bozcaada’daki evinin giriş katına kurduğu atölyede sürdüren Zeynep Hanım, “Hobi olarak başladığım cam sanatı için gereken alevle çalışma, füzyon, küçük boyutlu üfleme camlar yapacak ekipman ve fırınlara yatırım yaptım. Böylece Bozcaada bu sanatı yapmak isteyen tüm amatör ve profesyoneller için ilk cam atölyesine kavuşmuş oldu” diyor. nerlik olarak devam etti. 2004 yılından sonra Cam Ocağındaki çeşitli atölyelerde yerli ve yabancı cam sanatçıları ile işlerimden ve seyahatlerimden fırsat buldukça, çalışmaya başladım” diyor. Son beş yıldır tanınmış bir erkek giyim markasının marka direktörlüğünü yaparken, kariyer açısından iyi bir noktada olmasına rağmen hayalleri için işini bırakan Zeynep Hanım, “Bugün özellikle büyük şehirlerde, çalışma hayatındaki herkesin hayalinin bir köşesinde şehirden uzaklaşarak doğanın bir parçası olarak yaşamak vardır. Dost sohbetlerinin vazgeçilmez konularından biridir bu. Ama çalışma hayatı, hedefler, kariyer ve daha birçok engel olarak gösterilen nedenlerle bu düşünce hep hayal olarak kalır. Benim de Bozcada bir yaşam ve Cam Sanatına dair Alevle Çalışma, Füzyon, Üçboyutlu Füzyon, Pâte de Verre ve Borosilikat Cam Boru üfleme tekniklerini kullandığını ifade eden Zeynep Hanım, “Son iki yılımı yoğun olarak bu konulardaki farklı teknikleri harmanlamayı deneyimleyerek geçirdim. Nisan 2014 de çalışmalarım ilk meyvesini verdi. Cam Sanatının dünyada en gelişmiş ülkelerinden biri sayılan İsveç’te, Türk cam sanatı eser