Bunu kendi yaşadığım bir olaydan örnek vermem gerekirse, oyuncu olduğum dönemlerde birbirimize çok alıştığımız ve yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmeyen takım arkadaşlarım mevcuttu. Her gün birlikte düzenli antrenmanlarımızdan sonra ve takıma karşı yerine getirmemiz gereken sorumlulukları yerine getirdikten sonra kendimizi sosyal hayatın içerisine atardık. Günün yorgunluğunu ve stresini dışarıda birbirimizle muhabbet ederek atardık. Oyunun dışında şeyler konuşmaya çalışırdık ancak günde 14 saat antrenmanlar sonucunda bile her ne kadar farklı bir ortam, farklı bir çatı altında olsak bile artık psikolojik olarak kendimizi devamlı olarak oyundan konuşuyor vaziyette buluyorduk. Kafeye oturup birkaç bi şey içtikten sonra evlerimize dönerdik ve asla birbirimizden ayrılmazdık. Evimize döndüğümüzde arkadaşlarımızdan birisi antrenmanımız olduğu halde " ben uyuyacağım antrenman yapmak istemiyorum " dediğini duyduk. Bunun üzerine bir sıkıntısı olabileceğini düşünüp hepimiz yanına gidip durumu sorunca bize sert davrandı. Bunun sonucunda çok önemli bir antrenman maçına çıkamaz duruma geldik ve bu kulüp sahibi tarafından hoş karşılanmayacağını biliyorduk. Her ne durumda olursak olalım biz elektronik sporcular olarak yerine getirmemiz gereken görevleri aksatmadan gerçekleştirmemiz gerekiyordu. Disiplin konusuna geri dönüyorum, bunun sonucundan arkadaşımız ile yollarımızı ayırmak zorunda kaldık. Evet her ne kadar günde 14 saat bilgisayar başında vakit geçirmek çok zor olsa bile bizler buna dayanıklı birer birey haline gelmemiz ve belirli standartlarımızın olması gerekiyordu. Arkadaşımız pes ettiği için kendisi ile ayrılmak zorunda kaldık.
Bunların sonucunda sizlere söylemek istediğim şey; bir elektronik spor oyuncusu disiplinli, kurallara uyan, ahlaklı ve çevresindekilere saygı duyan bir birey olmak zorundadır. Geleceğin sporu olan elektronik sporun temellerini kötü atarsak, gelecek nesillere örnek olacak davranışlar gösterirsek bu sektörün gelişmesinde öncü olamayız.
" BEN SPORCUNUN ZEKİ, ÇEVİK VE AHLAKLISINI SEVERİM "
- MUSTAFA KEMAL ATATÜRK