cities&stories
geliştirip daha iyi bir fotoğrafçı olmak
için dünyayı gezmeye başladım. Son 4
yılda Cape Town, Londra, Sofya, Şangay,
Hong Kong ve Bangkok’ta yaşadım ve
sürekli farklı yerlere seyahat ettim.
Fotoğrafçılığın size sunduğu en güzel
nimetler yeni şehirler, kültürler ve
insanlardır. Her zaman yeni keşiflere ve
deneyimlere açık olursunuz. Nikola için
de bu böyle olmuş. Ama onun ilgisini
en çok sokaklar çekiyor. Hayat sokakta!
“Aslında yeni ve bana yabancı olan
yerlere gitmeye alışkınım. Tayland’dan
önce Hong Kong’da ondan da önce
Şangay’da yaşadım, yani hali hazırda Asya
dünyasına alışıktım bu yüzden Tayland
büyük bir değişiklik değildi. Ben her
zaman insanların yüzleri ve hikayeleriyle
ilgiliydim ve bir noktada bunları çekmeye
başladım. Sokak fotoğrafı “gerçektir”
moda fotoğrafı gibi “kurmaca” değildir.
Peki ya dönüm noktaları? “ Hayatım sürekli
değişim halinde, bir kaosa benziyor.
Sanıyorum benim ilk dönüm noktam
liseyi bitirdikten sonra İtalya’ya taşınma
kararımdı. İkincisi ise moda fotoğrafçısı
olmak için finans endüstrisini bırakmam.
Üçüncü olarak da dünyayı gezmeye karar
vermem olduğunu söyleyebilirim. Ve şu an
yeni bir tanesine çok yakınım: yaşanacak
kalıcı bir yer seçmek ve orda yaşamak!
“Seyahat etmek ve yeni şehirler keşfetmek
hayatımda verdiğim en iyi karardı. Şimdi
kendimi bir dünya vatandaşı olarak
görüyorum, bir Bulgar ya da İtalyan
olarak değil. Hepimiz aynıyız. Bu yaşam
tarzı bana hem insan olarak hem de bir
fotoğrafçı olarak son derece değer kattı. “
İlk çekimler özeldir ve unutulmaz.
Nikola ilk çekimini hepimizin bayıldığı
Luc Besson’un “Angel A” filminden
etkilenerek gerçekleştirmiş. “İlk editorial
2007 yılında Bulgaristan’daki bir dergi
içindi. büyük bir çift melek kanadı alıp
mezarlıkta siyah beyaz bir hikâyenin
çekimini yaptım. Model, -5 derecede
yazlık kıyafetler giyiyordu ve donuyordu.
Çok zekice bir fikir değilmiş.”
94
Summer Fall 2015
become a better photographer. Over the past
four years, I lived in Cape Town, London,
Sofia, Shanghai, Hong Kong and Bangkok,
and have constantly travelled to different
places.”
The best thing about photography is the
new cities, cultures and people it presents.
You’re always open to new discoveries
and experiences. This is how it’s been for
Nikola. However, it’s the streets that grab his
attention the most. Life is on the streets! “I ’m
actually used to going to places that are new
and foreign to me. Before I went to Thailand,
I lived in Hong Kong and before that I lived
in Shanghai, so I was already accustomed to
the Asian world. For this reason Thailand
wasn’t a big change. I was always interested
in people’s faces and their stories and at
one point I started to capture them. Street
photography is real, not contrived like
fashion photography.”
What about any turning points? “My life is
in a constant state of change, it resembles
chaos. I think my first turning point was my
decision to move to Italy after finishing high
school. The second, however, was leaving
the financial industry to become a fashion
photographer. I would say the third was my
decision to travel the world. And now I’m very
close to another one: to choose a permanent
place to live!”
“Travelling and discovering new cities is the
best decision I’ve made in my life. I now see
myself not as Bulgarian or Italian, but as a
world citizen. We’re all the same. This life
style has added a great degree of worth to
me, both as a person and as a photographer.”
First photo shoots are special, and Nikola’s
first shoot was influenced by Luc Besson’s
“Angel A” film, which we all loved. “That
first editorial was in 2007, for a magazine
in Bulgaria. I brought a couple of big angel
wings and shot a black and white story at a
graveyard. The weather was minus five and
the model was wearing summer clothes, so
she was freezing. Not a very clever idea.”