epimiz biliyoruz ki bu değerli ülke,
bu zor coğrafyada, dimdik ayakta
kalmaya çalışan bir ülke. Kalıyor
da… Çünkü bu ülkenin evrensel demokratik değerleri var ve ekonomisi, uluslararası
piyasa ilkeleri üzerine kurulu. Ve milli irade, her
şeyin üzerinde.
H
Ülkemiz için 2015’in zor geçtiği bir sır değil. Özellikle komşu ülkelerdeki çatışma ve kaos ortamı, küresel krizin etkilerinin hala sürmesi, TürkiyeRusya ilişkilerindeki gerginlik, yılın tümünü ‘gergin’ ve ‘zor’ geçirmemize neden oldu. Üstelik geçen yıl iki seçim birden yaşadık.
Biz, ekonomik sorunlarla meşgulken ve ülkemizdeki ve bölgemizdeki çatışma ortamının bitmesini, halkımızın barış içinde yaşamasını ‘önceliğimiz’
olarak değerlendirirken, 15 Temmuz gecesi, ülke
olarak çok büyük bir ‘deprem’ yaşadık. Tam 36 yıl
sonra bu değerli ülke, yeni bir darbe girişimi ile karşılaştı. Bir başka deyişle, demokrasi düşmanlarının saldırısına uğradı. Tarih boyunca, zorlu yıllar
geçirdiği halde, hiçbir şekilde ‘dokunulmayan’
TBMM bile bombalandı.
Ancak demokrasi düşmanlarının hesaba katmadıkları çok önemli bir şey vardı; o da milli iradenin gücü idi. Bu milletin, gelişmesinin önünü tıkayacak hiçbir anti demokratik harekete izin vermeyeceği daha ilk saatlerde ortaya çıktı. Milletimiz; siyasi partiler, iş dünyası, sivil toplum örgütleri
ve medyamız ile öyle bir güç birliği oluşturdu ki,
adeta ‘darbeye karşı direniş destanı’ yazdı.
Ankara Ticaret Odası olarak, girişimin ilk saatlerinden itibaren tavrımız ve ifadelerimiz çok net
oldu:
Demokrasiye saldırı kabul edilemez ve kaynağını halktan almayan, halka hizmet amacı taşımayan hiçbir girişim bu güne kadar başarıya ulaşamamıştır, ulaşamayacağını da Türk halkı bir kere
daha göstermiştir.
Üzüntümüz büyük, çünkü çok sayıda demokrasi
şehidimiz var. Sevincimiz de büyük, çünkü bu millet, demokrasiye canı pahasına inandığını gösterdi. Demokrasi şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır diliyoruz. Bu direnişin kahramanları yaralılarımıza acil şifalar temenni ediyoruz.
Artık yaralarımızı daha büyük bir inançla saracağız ve biliyoruz ki, bundan sonra, ekonomik ve demokratik şahlanmamızı daha büyük bir hızla
gerçekleştireceğiz. Çünkü bu Cumhuriyet’in arkasında, gerçek vatanseverler var ve bu millet, demokrasiye en küçük bir halel getirecek hiçbir girişime izin vermez.
Ve milletin arkasında olduğu hiçbir ‘dava’ çöküntüye uğramaz!
Vatanını, bayrağını, milletini ‘gerçekten sevenlere’ selam olsun.