DİVAN-I KEBİR'DEN SEÇMELERLE HASAN DEDE SOHBETLERİ | Page 150

Divan-ı Kebir ’ den Seçmelerle
“ Geldim ki kulağından tutup seni çeke çeke kendime getireyim . Seni aşık edeyim . Seni kendinden geçireyim , seni canımın içine , gönlüme alayım .
Ey gül fidanı ! Hoş bir bahar rüzgarı gibi yanına geldim . Seni okşayacağım , kucaklayacağım , güllerini etrafa saçacağım .
Geldim ki seni , üzüntülerle , gamlarla dolu bu dünyada neşelendireyim , cilvelendireyim . Aşıkların duaları gibi seni alıp ötelere , gökyüzünün ta üstüne çıkarayım .
Duydum ki , güzellerin birisinden bir öpücük almışsın . O öpücüğü güzellikle bana geri ver , yoksa öpücük yerine ben de seni alırım .
Gül de ne oluyor ? Sen gül değil ‘ küll ’ sün . ‘ Söyle !’ emrini veren de sensin . Başkaları seni bilmesin , ben seni bilirim . Sen bensin , benden ibaretsin .
Sen benim canımsın , ruhumsun , bana Fatiha okuyorsun ama , sen baştan Fatiha ol da seni gönlüme çağırayım , içime alayım .
Ey benim evim ! Her ne kadar tuzaktan kaçmışsan da yine benim evimsin . Tuzağa geri dön , eğer dönmezsen ben seni alır tuzağa korum .
Arslan bana dedi ki : ‘ Sen acayip bir ceylansın ! Ben arslan olduğum halde sen arkamda neden koşup duruyorsun ? Haydi , git ! Yoksa seni parçalarım .’
150