DİVAN-I KEBİR'DEN SEÇMELERLE HASAN DEDE SOHBETLERİ | Page 104

Divan-ı Kebir ’ den Seçmelerle
Mürşidinizden dinliyorsunuz , o halde , Resulallah ’ ı koyun o gönlünüze , öyle zikredin Allah ’ ı , bakın o zaman nasıl güzellikler zuhur eder sizde , hayran olursunuz o Güzele . Zaten O yüzünü gösterdi mi , başka bir güzel de istemezsiniz artık .
Hüdavendigar Mevlana buyurur ki : “ Ben hakiki yüzümü gösterecek olsam , başta güneş , ay ve yıldızlar yerinden oynar ve dünyanın nizamı alemi bozulur .”
Hüdavendigar Mevlana , bütün kitaplarını şu üç söze bağladı : “ Hamdım , piştim , yandım - Zahir ilimde hep okudum , çok şey öğrendim , eşi benzeri olmayan güzel bir bilgin oldum ama ben kimdim bilmiyordum . Hamdım , Şems ’ i tanıdım piştim , yani onda olgunlaştım ; şimdi Şems uçtu gitti , ben yandım ...”
Akıl , pervaneye benzer , sevgiliyse mum gibidir . Pervane , kendini muma vurur , yakar , helak olur gider ; fakat pervane de ona derler ki , o yanıştan zarar görse , elemlere düşse bile muma dayanamasın ; kendisini atsın-gitsin .
“ Ey aşık ! Hileyi bırak ! Aklı terk et , divane ol , divane ! Ateşin tam ortasına atıl , adeta gönlüne gir ! Pervane ol , pervane !
104