Büyüdük Biz
Yazı
Ahmet Hamdi Köksal
‘Doğdum ve olaylar hızlıca gelişti’ diyorlar. Evet öyle oldu. Doğduk ve bir
varoluş hikayesinin içine girdik. Daha sonra elimizden tutup okula götürdüler.
Zaman geçti, yaz tatillerinde köyümüze götürdüler. Otobüslerin dinlenme
tesislerinde garip bir telaş ile dinlenmeye koyulduk. Bir kâse mercimek
çorbasının ardından içilen çayların muhabbeti unutulmayacak, değişik anılar
olarak akıllarımıza kazındı. Belki de "şehirler arası yolculuklarda vazgeçtik
çocuk olmaktan.." Yıllar geçti ve büyüdük.. Okul bitti, iş hayatı başladı.
Hayatımızı dönemselleştirip her birine bir isim giydirerek hayatımızı parçalara
böldüler. Bir de baktık ki biz de menfaat savaşına dahil olmuşuz. ‘Para kazan’
dediler. ‘Ev al’ dediler. ‘Araba al’ dediler. Onlar konuştu, biz dinledik. Gazla
çalışmıyorduk ama iyi gazlanıyorduk. Toplum psikolojisi bizi her şeyin en
iyisine sürükledi. Bir süre sonra baktık ki daha iyisinin olabilmesi için iyi bir
insan olabilmek yetmiyormuş. En iyi cep telefonunu kullanan kötü demek
değildir, yanlış anlamayın. En iyi cep telefonunu kullanıp kötülük yapanları
gördüğümü söylüyorum. En iyisi olabilmek için verdiğimiz savaşta aldığımız
ağır yaralar bizi zorlamaya başladı. Bu sefer de savaşı tersine çevirip toplum ile
savaşmaya başladık. İnsanları kendimizden daha aşağı, kendimizi insanlardan
daha iyi görmeye başladık. Nereden geldiğimizi unuttuk kısacası... Çocukken
salçalı ekmek yiyerek ettiğimiz muhabbetleri unuttuk.. Zamanla hızla geçti ve
biz maalesef büyüdük.
Belki de "şehirler arası yolculuklarda vazgeçtik çocuk olmaktan..."
25