o bir duble rakı kadehi benim kendime verdiğim denizciliğe hoş geldin nişanı idi … Bu örnekten sonra, yukarıdaki soruyu tekrar sormak istiyorum. Denizin içinde bir şekilde yer almak ne demektir? Soruyu tekrar sorayım; Yüzerken, sörf yaparken, bir sandalda kürek çekerken, yelkenli bir tekne ile giderken, balık avına çıktığında motorun pat pat sesini bir şarkı gibi dinlerken, bir motor yatta dalgaların üzerinde uçarken, neler hissediyorsunuz?
Kendinizi büyük kent hayatına göre daha huzurlu, daha mutlu, daha sakin mi hissediyorsunuz?
Eğer cevabınız evet ise, böyle bir yaşam biçimi kurmaya çalışmak ya da böyle bir yaşama başlamak, denizin içinde yaşamaktır.
Bir sahil kasabası ya da köyüne yerleşip küçük bir tekne ile günübirlik denize çıkmak, balık avlamak ya da çevre koylarda dolaşmak da denizin içinde yer almaktır, içinde yaşanacak boyutta bir tekne alıp ister dünya turu yapmak ister kısa mesafeli olsun gönlünüzce dolaşmak da denizin içinde yer almak ve yaşamaktır.
Kimilerini emeklilik hayalidir, kimilerinin de emekliliği bile beklemeden bir düzen kurup bir yaşam projesidir …
Çoğu kişi, bu hayali kurar ama emekliliği gelse bile, olanakları olsa bile şehir hayatından kopamaz. Kimi kariyer ya da daha fazla kazanma hırsının peşinde koşar, kiminin denizde yaşam hayali, birkaç fırtına sonrasında biter … Denizin içinde yer almak, huzurdur, barıştır, sağlıktır … Deniz sevgisi ise anlatılması zor bir sevgidir. İnsan denizi sevdikçe, denizin içinde yer aldıkça deniz de ona sonsuz nimetlerini sunar … Huzur, sağlık, barış, yardımlaşma, paylaşma duygusu, hoşgörü, doğaya sevgi saygı, tevazuu ve üst düzeyde özgüven … Bir çırpıda aklıma gelenler bunlar. Başka nimetleri de var elbette …
Deniz sevgisi depreştikçe ve olanaklar arttıkça denizde yaşama arzusu çoğalır. İşte bu kitabın konusu da budur. Bütçeye göre küçük bir tekne sahibi olma hayalleriyle başlayan istekler, yaşamın tamamını teknede ya da denizin kıyısında geçirmeye kadar uzanır.
Yaşamın tamamını ya da uzunca bir bölümünü teknede geçirme arzusu, esasında yeni bir hayattır. Çoğu kişinin de özlemidir. Kiminin emeklilik özlemidir, kiminin de, emekli olmayı bile beklemeden büyük kent keşmekeşinden kaçıp huzuru yakalama hayalidir.
Denizde yaşamak
15