DEFTERHÂNE’DEN TAPU VE KADASTRO’YA | Page 255

Türkiye Kadastrosu’nun Tarihçesi EK-2. ÇUMRA KADASTROSU 18 Şubat 1913 tarihli “Emvâl-i Gayr-i Menkûle Tahdîd ve Tahrîr Kânûnu” ile Osmanlı Devleti’ndeki tüm gayrimenkullerin kadastrolarının yapılarak, kıymetlerinin ve ödeyecekleri vergi miktarlarının tespiti maksadıyla çalışmalara başlanmış ve Konya’nın Çumra Kazası yeni usul üzere yapılacak mesaha çalışmalarına pilot bölge olarak seçilmiştir. Konya’nın Çumra Kazası’nda Kanun’un ilanını müteakip hemen kadastro çalışmalarına başlandığı ve araya giren 1. Dünya Savaşı nedeniyle ara verildiği kimi çalışmalarda ifade edilmiş olup833, burada yapılan pilot çalışmaların kesin olarak hangi tarihte başlayıp, ne kadar süre ara verildiği tespit edilememiştir. Alemdar Mevkiine ait kadastro paftasından bir kesit Çumra’nın pilot bölge olarak seçilmesinin nedenleri arasında “bölge insanının tarımsal kültürdeki yaklaşım ve davranış zenginliği ile yeni tarımsal gelişmeleri takip ederek onlardan yararlanma konusundaki isteklerinin toplumsal düzeyde kabul görmesi” 834 gibi sebepler gösterilmekte ise de, bunlardan daha ziyade kadastro uygulaması noktasında yeni bir usulün hayata geçirileceği ve bunun kolaylıkla adapte edilerek pratik sağlanabileceği engebesiz bir araziye sahip olması ve meşrutiyetin ilanından sonra bu bölgenin sulama alanı olarak belirlenmesini takiben hududlarının tespiti amacıyla kadastrosuna başlanmış ve fakat tamamlanamadan bırakılmış olması mükerreren kadastro çalışması yapılmasında kolaylık sağlayacağı düşüncesiyle Çumra’nın seçilmesinde daha da etkili olmuş olmalıdır. 833 Erol Can, “Tapu ve Kadastro Hizmetlerinin Tarihsel Gelişimi”, Mülkiyet Dergisi, S. 32, s.4, Ankara 1999; Erdal Köktürk, “Türkiye Kadastrosunun Tarihsel görevi”, Harita Kadastro Mühendisleri Dergisi, S.89, s.29, İstanbul 2003 834 Şaban İnan vd., “Çumra’da Yapılan Kadastro Çalışmaları ve İstatistiksel Analizler”, Mülkiyet Dergisi, S. 55, s.37, Ankara 2004 235