CheckPoint SAYI 2 | Page 6

Merhaba sevgili okuyucular, bildiğiniz gibi hepimiz oyunlarda bireysel olarak kendimizi iyi görürüz ama iş takım oyunlarına gelince orada herkes bir sıkıntı yaşamıştır. İşte bu ayki ropörtaj konumuz takım oyunları ve bu oyunlarda takım çalışmasının önemi. Bu konu ile ilgili görüşlerini almak üzere bu ayki ropörtajımız için Semih Özkoç ile beraberiz.

Semih Bey, öncelikle hoşgeldiniz asıl konumuza gelmeden önce sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

Ben Semih Özkoç Yeditepe Üniversitesi Bilim Kurgu Klübü Eski Başkanıyım ve aynı zamanda kurucularından biriyim. Aynı zamanda KONTAKT yöneticisiyim ve düzenleyen ekibin içerisindeyim. Bunların dışında oyuncuyum ve düzenli olarak oyun oynarım.

Oyuncu gözüyle siz hangi oyunlardan daha çok hoşlanırsınız? Single player mı? yoksa multiplayer tarzı mı ?

Değişir iki tarz oyunları da severim. Mutiplayer oyunları severim son zamanlarda ‘moba’ olarak adlandırdığımız League of Legends ve Dota gibi oyunları uzun süre oynadım. Single Player oyunlara da ilgim var ve oynuyorum. Steam’e üyeyim ve bu platform üzerinden bir hayli oyun alışverişi yapıyorum. Batman serisi oyunları, Battlefield 4, Minecraft ve Moba dediğimiz League of Legends ve DOTA gibi oyunları çoğunlukla arkadaşlarımla veya yalnız oynamaktan zevk alıyorum.

Son zamanlarda gittikçe gelişen ‘e-sporculuk' hakkında ne düşünüyorsunuz? Ve bu alan Türkiye’de niye Kore ve ABD kadar gelişemedi?

Türkiye’nin bu kadar farklı ve geri durumda olmasının en büyük sebebi aile, Kore’ye baktığımızda Kore’de e-sporcu olmak demek futbolcu olmak demekle aynı şey Türkiye’ye göre. Ben futbolcu olacağım dediğinde aileden herhangi bir tepkiyle karşılaşmazsın. Bu durum Kore için e-sporculuk için geçerli. Bizde ise önemsenmeyen ve boş iş olarak algılanan bir kavram. Bir diğer yandan, Kore’de ve ABD’de e-sporcular çok iyi paralar kazanıyor. Mesela ünlü bir ABD takımından bildiğim bir oyuncu var yıllık kazancı 600 bin dolardı. Takımdan ayrıldığında kendisi açıklamıştı. Türkiyede ise sadece turnuva kazandığında küçük ödüllerle ancak karşılaşabiliyorsunuz sponsor desteği çok iyi konumda değil.

Bu haftaki konumuza dönersek, sizce takım oyununda olması gerekenler nelerdir?

Öncelikle, takım oyununda iletişim olmalı, bizim oyuncularımızdaki en büyük sıkıntılardan biri iletişimdir. Moba oyunlarda genelde bu problemle karşı karşıyayız. Bizim oyuncularımız genelde kabadayı kesilir ve kimseyi dinlemez. League of Legends bu iletişim sorunun aşmak için Türkiye’de viral çalışma yapmıştı ve bence çok başarılıydı. Ayrıca, takım oyunu biraz da takım oyuncularını iyi tanımaktan geçer. Bu durumu tabiki çoğu oyuncu önemsemiyor.

Takım oyunu gerektiren oyunlar ülkemizde bir kariyer veya bir gelecek olarak düşünülebilir mi?

Eğer gerçekten profesyonel düşünen ve doğru bir takımınız varsa elbette olabilir. Türkiye’de bu alanda oynanan profesyonel liglere ve takımlara baktığımızda oyuncular pek değişmez. Hep aynı oyuncular farklı takımlara giderler. Yani, yeni oyuncu çok az yetişiyor. Ama tabiki bu durum da yavaş yavaş aşılmaya başladı. Oyun oynayan kesim ya üniversite sınavına ya da lise sınavına hazırlanıyor. Bu yüzden aileler bu süreçte çok fazla negatif rol oynuyor. Çocuklarının bilgisayar başında vakit geçirmesindense veya turnuvalara katılmasındansa ders çalışmasını tercih ediyor. Tabiki aileye de bunu yapma diyemeyiz çünkü, Türkiye’de sistem böyle işliyor. Mesela, ben zamanında bir profesyonel takımdaydım ve turnuvalara katılırdık. Bir arkadaşımız vardı iyi oyuncuydu bir gün önemli bir turnuvamız vardı ve turnuvaya gitmesine annesi izin vermedi ve katılamadı. Aslında, geleceği çok parlak bir oyuncuydu belki ileride dünyaca ünlü takımlarda bile rol alabilirdi. Bu tarz durumlar Türkiye’de çok sık rastlanıyor. Ancak, benim gözlemim ailelerin bu tutumu zamanla değişiyor.

Semih Bey, çok teşekkür ederim bu keyifli ropörtaj için umarım okuyucularımız da bizim kadar keyifli zaman geçirmişlerdir.

Semih ÖZKOÇ - Yeditepe Üniversitesi Bilim Kurgu Klübü Eski Başkanı ve KON TAKT Kurucusu

SemİH ÖZKOÇ

sorularımızı

sİzler İçİn

Yanıtladı