9
Haziran / 3 Sayı : 29
Biz neden bu kadar kirlendik?
PKK, Kolordu seviyesinde bir askeri birlik “sınırları”
içerisinde gönderden bayrak indiriyor. Bu iki açıdan
da affedilemez olay karşında her kafadan tek ses
çıkması gerekirken, kakafonik bir ortamda kimse ne
dediğini bilmiyor. Diyenin bir dediği öbürünü tutmuyor.
Askerde “Kep gitti....” ile başlayan tekerleme, bölük
ve tabur flaması kaptırmak ve sonunda zirve olarak
Alay Sancağı üzerine yaptırımlar her askerlik yapan
erkeğin anılarındadır.
Sancak askerliğin en büyük onurudur ama o bile
Cumhurbaşkanları ve Konuk Cumhurbaşkanlarına
karşı eğilir selam verir.
Bayrak konusu hiçbir açıdan tevil götürmez. Bayrak
ülkenin en büyük moral değeridir. Gelinin duvağı,
şehidin örtüsüdür.
Bir piç askeri bölgeye girip iç çamaşır indirir gibi
Bayrak indiriyor. Ardından kimin kime ve neyi indirmesi gerektiği tartışılıyor.
Bilgi denizini o kadar kirlettik ki; her ilde bayrak yürüyüşleri yapılıyor. Benim tanık olduğum en büyük
gösteriye katılanlar iki bin kişiyi geçmiyor.
Bir yürüyüş kentin en az yüzde beşini içine alamazsa o yürüyüş değil, voltadır. Bursa’da en büyük
moral değerimize yapılan saygısızlığı tel’in etmek
için en az yüz bin kişinin katılması gerekmez miydi?
IŞİD’e Suriye konusunda destek verildiği söyleniyor.
Umarım doğru değildir. Eğer o Şeytanın Tohumlarına destek verildiyse, bırakın mağdurları, yedi ceddimizi Allah bile affetmez.
Bugün IŞİD namlusunu bize çevirmiş durumdadır.
Rehin aldıkları şoförler ve konsoloslukta “esir” aldıkları insanlar konusunda yine bizde her kafadan ses
çıkmaktadır. Yandaş ‘serbest bırakıldı’ derken, paralele göre başkaları rehin almış, kimine göre olay hiç
olmamış, bazısı kulağının üzerine yatmış durumda
vaziyet ediyor.
Başka Türkiye yok beyler! Ve yıllardır sarı olan alarm
KIRMIZI’ya dönmüş durumdadır. Bu durumlarda ce-
surlar bir kez, korkaklar her gün ölürler.
Pek uzağa gitmeyelim, beğenmediğimiz İsrail bu
durumlarda ne yapıyorsa biz de onu yapalım.
Çünkü o bu zor coğrafya’da doğruyu yapmasa boğulur giderdi. Biz cüssemizi bilelim ama farelerin
bizi kemirmesine asla izin vermeyelim.
Haa bir de elalemin üç koyununa, beş keçisine göz
dikmeyelim. Bu ülkede huzur olduğu sürece tekeden bile süt çıkarır kendi dünyamızı hoş ederiz.
Bu kuduz köpeğe aşıyı kim yapacak?
PKK’nın Kandil’deki çetebaşlarından Duran Kalkan,
Diyarbakır’da geçen günlerde çıkan çatışmalara
ilişkin AKP’yi, “Halkı tehdit eden, yurtsever halkımız
üzerine kurşun yağdırmaya çalışan o sadist, gözü
dönmüş kişilikler bilmeliler ki, bunda ısrar ederlerse
yapanlardan yaptıklarının hesabı misliyle sorulur.”
sözleriyle tehdit etti.
“AKP HÜKÜMETİ APO’YA YALVARMAK ZORUNDA
KALDI”
PKK’nın yayın organı