Bosforce Life Sonbahar Sayı: 1 | Page 8

BOĞAZİÇİ DOSYASI

BOĞAZİÇİ DOSYASI

Ne özelmiş dünün Anadoluhisarı … Küçüksu Çayırında güreş ve futbol başta olmak üzere çeşitli spor etkinlikleri düzenlenirmiş. Ayazmasında panayır olurmuş. Önceleri kayıklarla, sonraları yüzen insanlarla cıvıl cıvılmış kıyısı … Farklı kültürleri bir araya getiren mozaiğiyle bir başkaymış Anadoluhisarı ve civarı …
Küçüksu Çayırının bir bölümü 1982 yılında Marmara Üniversitesi’ ne tahsis edilmiş. Ferda Bey, bu tahsis sürecinin yasalara aykırı olarak gerçekleştirildiğini ve çayırın yeniden semt sakinlerinin kullanımına sunulması gerektiğini düşünüyor. Bu güzel semtin yaşayan tarihinin sözlerine ve dileklerine katılmamak mümkün değil ama gerçek olan tek bir şey var şu anda: Nice tarihi olaylara kucak açmış olan çayır, hem de bir üniversitenin idaresi altında kentsel kamusal alan işlevini yitirmiş ve atıl durumda kalmış. Şu an Küçüksu Çayırı, tel örgülerle çevrilmiş bir ucube gibi adeta …
1917 yılında yapılan Komodor Remzi Bey Yalısı
Şirket-i Hayriye kurulana kadar böyle devam etmiş. Şirket-i Hayriye eliyle Eminönü ve Boğaz köyleri arasında deniz ulaşımının başlamasını takiben orta ve dar gelirli halk ta semte gelmeye başlamış.
KÜÇÜKSU ÇAYIRI YOK OLUYOR
Ünlü Küçüksu Çayırı, tarihi, kültürel ve doğal yapısı açılarından kent içinde büyük öneme sahip bir alan... 1914 yılında Boğaz’ a demirleyen Alman Goben ve Breslav savaş gemilerinin mürettebatı ile Anadoluhisarı İdman Yurdu sporcuları arasında futbol karşılaşmalarının oynandığı, yine bu dönemde atletizm, güreş, kürek ve eskrim gibi sporların yapıldığı Küçüksu Çayırı, Osmanlı döneminde önemli bir mesire yeri olarak hizmet vermiş. Bu özelliğini cumhuriyetten sonra da devam ettirmiş. Çayır, halkın Küçüksu Plajı’ nda denize girdiği, piknikler yaptığı, bisiklete bindiği, açık hava sinemasında filmler izlediği, balık tuttuğu, gazinolarında vakit geçirdiği, ortaoyunları izlediği, bir araya geldiği önemli bir kentsel kamusal alan olarak 1970’ lerin başına kadar hizmet vermiş.
Çayırın tamamıyla özgünlüğünü kaybetmesiyse 1971 yılında Boğaziçi Köprüsü’ nün inşasıyla olmuş. Köprünün inşaatı sırasında semtin bir bölümü şantiye ve montaj yeri olarak kullanıldığı için çevre zarar görmüş. Köprünün hizmete girmesinden sonraysa şantiye olduğu gibi bırakılmış. İş, semt sakinlerine düşmüş ve Anadoluhisarı civarında yaşayanlar, şantiye yerinde kendi imkânlarıyla çevre düzenlemesi yapmışlar. Ne yazık ki aynı senaryo, bire bir 1986 yılında ikinci köprünün inşaatında da gerçekleşmiş. Ferda Kazancıbaşı, her iki süreci de‘ katliam’ olarak nitelendiriyor ve uyarıyor:‘ Bu semt, sadece burada yaşayanlara ait değil; İstanbul’ a ve Türkiye’ ye de ait değil; bu semt, bir dünya mirası … Bu yüzden onu korumalıyız.’
HİSAR DÜŞMAN İŞGALİ ALTINDA
Ferda Kazancıbaşı, Marmara Üniversitesinin, Kurtuluş Savaşı sırasında semti işgal eden İngiliz kuvvetleri kadar bile Anadoluhisarı ve civarına değer vermediğini düşünüyor. Üniversite, hakkı olmadığı halde ele geçirdiği Küçüksu Çayırındaki bir binayı, 18 Ocak 2012 günü şafak sökerken üzerine moloz dökerek yerle bir etmiş. Üstelik bu bina, İstiklal Savaşında büyük rol oynamış olan gençleri yetiştirmiş olan Anadoluhisarı Spor Kulübünün tarihi değer taşıyan evraklarını içinde barındıran bir binaymış. Tüm bu evraklar, yıkıntıların altında kalarak yok olmuş!
Kazancıbaşı, semt insanlarına ve semtin tarihi değerlerine, Kurtuluş Savaşı sırasında tüm İstanbul’ u işgal etmiş olan düşman kuvvetleri tarafından bile böylesi bir haksızlığın yapılmadığını düşünüyor. Bunun için de Anadoluhisarı Turizm Kalkındırma Derneği ile birlikte üniversiteye karşı amansız bir mücadele örneği gösteriyor. Ferda Bey bu tabloyu,‘ Hisar düşman işgali altında!’ diye tanımlıyor.
Ferda Kazancıbaşı, semtin ve geçirdiği süreçlerin anlatıldığı bir kitap yazıyor bugünlerde … Adı muhtemelen‘ Bir Anadoluhisarı ki …’ olacak bu kitabın … Aynı zamanda avukat olduğu için çok yoğun ve bu yüzden, kitabın çıkış tarihini tam olarak veremiyor. Ama şurası kesin: Kazancıbaşı’ nın bu kitabı da, 2006 yılında yayımlanmış olan‘ Osmanlı’ dan Cumhuriyet’ e Küçüksu Mesire Yeri Belgeseli’ adlı ilk kitabı kadar güçlü bir kaynak olacak.
Anadoluhisarı kartpostalları için Yüksek Mimar-Restoratör Erkan Işık’ a teşekkür ederiz.( www. acimimarlik. com)
www. bosforce. com. tr