BORSADAN
TEMMUZ / AĞUSTOS 2018
ru değerlendirebiliriz. İlk 5 yılda orta-
lama yıllık faiz yüzde 12 ve enflasyon
yüzde 8 olarak gerçekleşirken dolar
fiyatındaki artış ise yüzde 7 düzeyin-
de kalmıştır. Son 5 yıllık dönemde ise;
ortalama yıllık faiz yüzde 10 ve enf-
lasyon yüzde 9 olarak gerçekleşirken
dolar fiyatı ise yüzde 15 düzeyinde
artmıştır. Bu iki dönemi birbirinden
ayıran en önemli özellik; dolar fiyatı
ve reel faiz arasındaki ilişkidir. Nite-
kim; 2008-2012 yıllarını kapsayan ilk
dönemde konjonktür etkisi dahil yıllık
yüzde 50 reel faiz ödeyerek dolardaki
fiyat artışını yüzde 7 düzeyinde tuttu-
ğumuzu görmekteyiz. Yani ilk beş yıl-
da enflasyonun altında bir dolar fiyatı
artışı söz konusu olmuştur. 2013-2017
yıllarını kapsayan son 5 yıllık dönemde
ise yıllık ödediğimiz reel faiz yüzde 11
düzeyine düşerken enflasyon 9’a yük-
selmiş ve yıllık dolar fiyatı ise enflas-
yonun yüzde 65’inden fazla artmıştır.
Yani dolarda yıllık yüzde 15’lik bir fiyat
artışı söz konusudur.
2018 yılının özellikle ikinci yarısından
sonra dolar fiyatında ciddi bir hare-
ketlenme olacağı ön görülmüştü.
52
Hatta ilk fiyatlaması 2017 Kasım ayın-
da uygulamaya konan Merkez Bankası
TL uzlaşmalı döviz ihalelerinde kendini
göstermişti. Yani Kasım ayından bu
yana hepimiz başta dolar olmak üzere
döviz fiyatlarında enflasyon üstü bir
artışın yaşanacağını bekliyorduk. An-
cak beklentilerimizin üzerindeki ha-
reketlenme ilk olarak 6 Ağustos’ta ve
zirve hareket ise 13 Ağustos’ta yaşan-
dı. Bu anlık artışlar bir yana geçen yı-
lın Ağustos ayı ile karşılaştırdığımızda
enflasyonun 2,5 kat üzerinde bir dolar
fiyatı karşımıza çıkmaktadır. Yani her
halükarda Ağustos ayı, beklentilerimi-
zin üzerinde bir dalgalanmayla geçti.
İlk 5 yılda yüksek reel faize dayalı para
politikalarıyla değerli tutulan TL, son
5 yılda nispi düşük reel faizin etkisiyle
ciddi bir değer kaybına uğramıştır. 10
yıllık değerlendirmeyle dolar fiyatını
ekonomi temelli rakamlarla hesapla-
dığımızda bugünlerde 4,95 TL düze-
yinde bir rakam karşımıza çıkmaktadır.
Buna ilaveten dolar endeksindeki yüz-
de 11’lik artışı da hesap edersek 5,40
TL gibi bir rakama ulaşmaktayız. Yani
5,40 TL’nin üzerindeki fiyatlamalar,
ekonomi dışı faktörlerin etkisini yan-
sıtmaktadır.”
TARIMIN YENİ DESTEKLERE İHTİYACI VAR
Döviz kurlarındaki hareketlerin tarım
dahil tüm sektörleri etkilediğini belir-
ten Ali Çandır, “Çünkü ekonomimizin
yaklaşık yüzde 70’i döviz odaklıdır. Ta-
rım sektörü de bu hareketlenmeden
ciddi bir biçimde etkilenmektedir”
dedi. Her ne kadar ulusal katma değer
oranı nispi olarak yüksek olsa da girdi-
lerinin önemli bir bölümü dövize bağ-
lıdır. Şimdiye kadar maliyet artışlarını
satışına yansıtamayan sektörümüz
ilave maliyetlerle daha da zor bir dö-
neme girecektir. Gittikçe artan zorluk-
larla baş edebilmek için sektörümüz
yeni desteklere ihtiyaç duymaktadır”
diye konuştu.
Ali Çandır, yaşanan ekonomik sıkıntıya
önlem amacıyla TOBB’un nefes kredisi
çalışması bulunduğunu bildirirken, en
kısa zamanda üyelere ulaştırmak iste-
diklerini dile getirdi.
CANLI HAYVAN BORSASI HİZMETTE
Antalya’nın gündeminde olan Can-