Bilakis Dergisi Şubat Sayısı Şubat Sayısı | Page 19
Bulutların
Gözyaşları
mâh-i-tab
Dört Satır
mehtapkarayigit.blogspot.com
Yine yağmur başladı
Sen severdin yağmurun tenine değişini
Yapraklarla dans edişini izlemeyi
Ben sevmezdim oysa ama yine seni kıramaz girerdim
koluna
Yürürdük ta ki yağmur vazgeçinceye kadar bizden
Sessiz karanlığın bölünüşüne kadar konuşurduk
Ben bir türlü anlayamazdım senin yağmur sevdanı
Kimi zaman kıskanırdım da
Şiirler yazardın okumaya doyamadığım
Sanki yağmur olmasa eksik kalacakmış gibi hepsine
yazardın
Hepsinde bir başka güzel anlatırdın
Beni anlatırdın ama yine o vazgeçemediğin yağmur
damlalarına benzetirdin;
''Gecenin karanlığında,
Bembeyaz bulutlardan nazlı nazlı inen yağmur
tanelerinin
Daha inmeden bulutları özlediği gibi özlüyorum seni..''
Ağladığımı farkedince gözyaşlarımı siler yüzümü iki
elinin arasına alıp
''Ama yağmur damlaları ağlamaz ki onlar bulutların
gözyaşlarıdır
Kimi zaman mutluluktan kimi zaman hüzünlenince,
Şimdi sen ağlarsan dayanamaz bulutlar’’ der
Yine beni güldürmeyi başarırdın
Ben ise sana sarılırdım
Sonra bırakırdım yağmurların bulutları bıraktığı gibi
Şimdi anlıyorum yağmuru neden sevdiğini
Sende benden yağmurların bulutları bıraktığı gibi
gitmedin mi ?...
18
Bir tarih kitabı bir insanı ne kadar hatırlatabilir
Hangi savaşın içinden çekip alırsın onu
Bulmaklar peşini kovalar bazen
Sen canperâne kaçmaya çalışırken
Bir tarih kitabı nasıl şiir yazabilir
Bilinmeyen zamanların içine düşersin,gözlerine dolar
mısralar
Zihnine bir fotoğraf düşer kaçtığın sokaklarda
Adını dâhi unuttuğun bir şarkı
Zaman değiştirir,mekan değiştirir,mevsim değiştirir
ruhuna
Bir tarih kitabı bir insanı nasıl hatırlatabilir
Hangi yüzyıl, hangi devir anılarını serer önüne
Sen mi kovalarsın hatıraların peşini,hatıralar mı senin
Yoksa bir şarkının dediği gibi
Neyi arıyorsak, onu mu buluyoruz
Bir tarih kitabı kaç hâle büründürebilir insanı
Kaç başkent değiştirir yüreğin aynı anda
Kaç ihtilâl yorar ruhunun mihenklerini
Gözlerinden boşalır,gözlerine dolanlar
Yılları peşpeşe sayarsın
Bir tarih kitabının sarı sayfalarında
Dört mısra yeter seni şair yapmaya
''o şehirden geçiyordum, gözlerim doldu
gözlerime doldun
gözlerim seninle doldu
sen gözlerimden boşaldın.''
not:soru işareti ve diğer noktalama işaretlerini çoğu
yerde kullanmadım.okurken gözünüzü yorsun
istemedim.çokta sevmem zaten.belki birazda attila
ağbimize öykünmüşümdür,muhtemeldir. :)