Bilakis Dergisi haziran sayısı Haziran 2014 | Page 12

KÜRK MANTOLU MADONNA SABAHATTİN ALİ "Bueksik sanadeğil, banaait. Bende inanmaknoksanmış. Benibukadarçoksevdiğine bir türlü inanamadığım için, sana aşık olmadığımı zannediyormuşum. Bunu şimdi anlıyorum. Demek ki, insanlarbendeninanmakkabiliyetinialmışlar. Amaşimdiinanıyorum. Senbeniinandırdın. Seni seviyorum.Deli gibideğil, gayetaklı başındaolarakseviyorum.. " Her şey Rasim'in Raif Efendi ile tanışmasıyla başlar. Rasim, işyerindeki Raif Bey'i sessiz, sakin, pasif, hayatı boş vermiş bir adam olarak görür. Ta ki onun hikayesini okuyana kadar... Raif Bey bir gün çok hastalanır ve Rasim'den masasındaki eşyaların getirilmesini ister. O eşyaların içinde bir de defter vardır. Raif Bey bu defterin ısrarla yakılmasını ister fakat Rasim ne yapıp ne edip defteri okumak için ondan izin alır. Defter, yalnızca günlük değildir. Raif Efendi'nin geçmişe dair tüm sırlarının bulunduğu, hatta Raif Efendi'nin bile geçmişe dair hayat ına inanamadığı anılardır... Hayatta hiçbir zamankafamızdakikadar harikuladeşeylerolmayacağınıhenüzidrak etmemiştim Raif Efendi gittiği o sergide Kürk Mantolu Madonna tablosunu görür ve her şey tam olarak burada başlar. Buradan sonra Sabahattin Ali okuyucuyu, hüzne davet eder. Raif Efendi o tablodan çok etkilenir ve her gün onu görmeye gelir. Etrafındaki insanlar bunu tuhaf karşılar. Raif Efendi ise tablonun tılsımından etrafındakileri görmemektedir... Bir gün Kürk Mantolu Madonna ile tanışacağını düşünmeden... İnsanlara ne kadar çok muhtaç olursam onlardan kaçmak ihtiyacım da o kadar artıyordu.