Benzin Magazin NİSAN - MAYIS 2016 | Page 68

İzlenim ‘Sabah köprü trafiğinde geçen 1.5 saatlik bir yolculuk sonunda Kozyatağı’na ulaştığımda yol bilgisayarında 5.1 litre yazıyordu. Fabrika verisiyle aradaki 0.4 litrelik fark günümüz otomobilleri arasında harika’ H Hyundai şu anda hatchback modelleri i20, i30 ve başarılı SUV crossover modeli Tucson ile başarıyı kovalıyor. Fakat yakın geçmişe dönüp bakacak olursak Hyundai’ye Türkiye pazarında bulunduğu yeri kazandıran otomobillerin sedan karoser tiplerine sahip olduklarını görüyoruz. Hatta isim vermek gerekirse Accent ve Elantra. Sedanı seven bir yapımız olduğu için zaten gözümüz onlarda. Bagaj hacmi, düşük yürütme maliyetleri bir de uygun satış rakamları birleşince NİSAN-MAYIS / 2016 geçmişin sedan Hyundai’leri başarılı olmuştu. Fakat şartlar artık değişti. Hyundai kendini artık daha üst seviyeye konumlandırıyor ve bu doğrultuda donanım, kalite, tasarım, tüketim gibi unsurlara eskisinden çok daha fazla önem veriyor. Çünkü artık tüketicinin de beklentileri değişti. Vergi sisteminden dolayı “ucuz otomobil” diye birşey kalmadığı onlar da “madem para vereceğiz bari karşılığını alalım” düşüncesine girdi. Beklentileri karşılamak için Elantra ilk etapta gücünü kullanabilir. Motoru 136 hp güç üretiyor ve bu sınıfının en güçlü turbodizel motorlarından birine sahip olması anlamına geliyor. Alt devirlerde kendini gösteren 300 Nm’lik tork sırtınızda ciddi bir baskı yaratmasa da yeterli olduğunu hissediyorsunuz. Fakat Elantra’nın beni etkilediği nokta yakıt tüketimi. i30 ve Accent’te bu motor-şanzıman kombinasyonunu tecrübe etme imkanı bulmuştum ve tüketim bana ortalama seviyelerde gelmişti. Elantra ise gerçekten takdiri hak