Benzin Magazin NİSAN - MAYIS 2016 | Page 29

POMPACI ‘Yoksa benzini kim koyacak’ masası yerine organizasyon şemasından başladı. Kendi tasarım takımını kurdu ve mühendislerden tasarımcılarını olabildiğince sıyırdı. Yaratıcılık da böylelikle ortaya saçıldı! İlk olarak çok iddialı konseptler tanıttı. 1990 Laguna Roadster bunların ilki olarak kabul edilebilir. Her ne kadar Laguna adı, Renault 21’in yerini alan orta sınıfa gidecek olsa da aracın kendi, Renault Spider’ın yolunu açtı. Renault aslında ilklerin, yeniliklerin markasıydı ama bunu vurgulamak için çekici çalışmalar yapılmalıydı. 1991’deyse Scenic Concept geldi ve araç seri üretime alındığında kompakt MPV’nin yaratıcısı olarak kabul gördü (Japonlar benzer kompakt MPV’ler daha önceden yapmış olsa da “Marketing is Everything” mottosunu hatırlayalım) ve markanın kasasını ağzına kadar doldurdu. Hatta o dönem Renault CEO’sunun değimiyle, Scenic’ten kazanılan parayla Nissan satın alındı! 1994 Argos Concept ise Renault’da seri üretime geçmemiş olsa da Audi TT gibi bir otomobilin esin kaynağıdır. Bu noktada TT’nin tasarımcısı-Günümüzün en büyük otomobil tasarımcısı da olabilecek kişi-Peter Schreyer’in Le Quement ile bir kaç “wiese beer” içmişliği olsa gerek! Bu bıyıklı abinin seri üretim Renault modellerinin ilki ise Twingo’dur ve bu konuda yorum yapmaya çok gerek görmüyorum; ilk üretiminin üzerinden 23 yıl geçtikten sonra günümüzün minik otomobil kültüdür! Patrick Le Quement, doksanlarda her biri yumurta gibi olmaya başlayan otomobiller arasına grafik öğeler ve sivri köşelerin olduğu detaylar ekliyor, bazen de işi çok uç noktalara götürüyordu. Initiale Paris konseptinde Laguna II’nin nasıl gözükeceğini gördüğümüzü kaçımız fark ettik? Ya da seri üretim Vel Satis’in iç mekanını… 1998’deki Vel Satis konseptinde artık Le Quement ustalık dönemini yaşıyordu. İlk tanıtıldığında ördek poposuna benzetilen arka bölüme sahip Megane II, böyle gözükecekti. O yıllarda tanıtılan diğer konseptler Talisman ve Koleos’u da unuttuysanız bir hatırlayın derim! NİSAN-MAYIS / 2016