KONGRE BİLDİRİLERİ
ilgili değişiklik veya yeniliklerin bu boşluğa ilave edilmesi olduğu düşünülmektedir.28 Aynı defterin
bir sayfasında hatta bir yıllık süreci kapsayan tüm sayfalardaki yazım şeklinin karakter olarak farklılık
göstermesi kâtiplerin değiştiğini anlamamız açısından oldukça önemlidir.29
Bazı defterlerde belli bir konu işlendikten sonra bir hayli sayfanın boş bırakılarak başka bir
konuya geçildiğine şahit olmaktayız. Bu durumda ele alınan konunun, önem olarak farklı bir
mertebede yer aldığı ve belli konulardaki yazışmalardan ayrılmak maksadıyla ileri bir sayfaya
yazıldığı kanısına varılabilir.30 İlm ü haber Defterlerinde ki birçok belgeye “Vezir-i A’zam…, Evkaf-ı
Hümayun Mektupçuluğu, Defter-i Hâkanî Senedat-ı Umumiyesi Müdüriyeti, Defter-i Hâkanî Nezareti
Encümeni” şeklinde gayet itinalı bir şekilde çember içine alınmış olan ibarelerle son verilmiştir.31
B- MUHTEVA OLARAK İLM Ü HABER DEFTERLERİ
I- İlm ü haber Defterlerindeki Sosyo-Ekonomik Konular
a)Göç Olgusu, Muhacir İskânı ve Karye Teşkili
İlm ü haber defterlerinde en dikkate değer konulardan biri, özellikle XIX. yüzyılda İmparatorluk
coğrafyasında önemli bir problem olarak karşımıza çıkan göç olgusu ile ilgili düzenlemelerdir.32
Muhacirler için yeni köy tesisi başta olmak üzere oluşturulan köylerin isimleri ile kimi idari
düzenlemelerle alakalı pek çok veriye rastlanılmaktadır.33 Hatta bu köylere, Hamidiye, Mecidiye,
Aziziye, Mahmudiye, Selimiye34 gibi son dönem Osmanlı padişahlarına atfen konulmuş isimlerin
yoğunlukta olduğu dikkatlerden kaçmamaktadır. Osmanlı padişahlarının isimlerine atfen konulmuş
olan isimlerin yanında, köylerin tesis edildiği bölgeye has bazı isimlerinde kullanıldığı malumdur.
(Çatalkaya, Söğütlü, Serinyayla, Karşıyaka vd.) Bu durum iki şekilde ele alınabilir: İlk olarak, sıkıntılar
içinde Balkanlar veya Kafkaslarda yurda dönen muhacirlerin, Osmanlı Sultanlarının ihsanına malik
olmanın vermiş olduğu bir düşüncenin etkisiyle bu isimlerin konulduğu düşünülebilir. İkinci olarak
da Osmanlı Sultanlarının, XIX. sonu ve XX. yüzyıl başlarında artan birçok olumsuzluk karşısında
tarihsel bağları kuvvetlendirme gayreti zikredilebilir.
Bazı defterlerin tetkiki neticesinde özellikle göç, iskân ve muhacir sevki gibi olaylarla ilgili
yazışmaların bir defterde toplandığı anlaşılmaktadır. Bu kanı, ilm ü haber defterlerinin ilk bakışta belli
bir sistem dâhilinde tutulduğunu ortaya koymaktadır.35 Defterlerdeki bu tür genel verilerin yanında
Sofya kazasına Çerkez Muhacirlerin36 iskânı ile Biga Sancağına 5240 hane’nin 21.577 nüfusuyla
birlikte iskân edildiği bilgisinin yanında37 İzmid Sancağı dâhilinde teşkil edilen köylere muhacirlerin
iskân edilmesine dair oldukça özel izlere de rastlamaktayız.38 Ayrıca Ankara39, Teke40, Yozgat41,
28 TKG. KK. İLMd. D. No: 5, s.74.
29 6 Şubat 1325 tarihli belgenin yazımı ile 10 Şubat 1325 tarihli belgenin yazımı aynı değildir. TKG. KK. İLMd. D. No: 22, s.55/a-55/b.
30 TKG. KK. İLMd. D. No: 97, s.73/b, 93/b.
31 TKG. KK. İLMd. D. No: 12, s.1-165.
32 Yücel Özkaya, “Osmanlı İmparatorluğunda XVIII. Yüzyılda Göç Sorunu” Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tarih
Bölümü Tarih Araştırmaları Dergisi, C XIV, S 25, Ankara 1981, ss.171-203. ; Naci Şahin, “XIX. Yüzyıl Sonrasında Anadoluya Yapılan Göç
Hareketleri ve Anadolu Coğrafyasındaki Sosyo-Kültürel Etkileri”, Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, C VIII, S I, Haziran
2006, ss.63-82.
33 “Kozan Sancağında Haçin Kazasına tabii Kazancı ve Çörekli karyelerinin Meke Kazasına ilhakı hakkında buyruldı-yı âli.”; “…sekiz aded karyenin Bandırma ve Manyas kazalarına ilhakı hakkında buyruldı-yı âli.”; “Konya vilayeti dahilinde Ilgın kazasında Ardahan
muhacirlerinin teşkil etmiş oldukları karyenin Mecidiye nam-ı âliyyesiyle tevsiyi hakkında tezkere-i samiye.”; TKG.KK.İLMd., D. No: 12,
s.16/b,18/b,21,24,vd. T. 1306-1311.
34 TKG. KK. İLMd. D.No:15, s.98,99, T.22 Eyl