KONGRE BİLDİRİLERİ
Bu sebeple, Osmanlı Arşivi yılların ihmaline uğramış çok önemli bir müessesesi olarak, bu ihmalin
telafi edilmesini beklemektedir. Arşivden istifade ise ancak Osmanlı Arşivi’nin daha fazla araştırmaya
açılması ve daha fazla hizmetin verilebilmesi ve tanıtımı ile mümkün olacaktır.
Cumhuriyetin kuruluşundan, 1986 yılına kadarki süreç içerisinde, ekonomik kalkınmanın,
kültürel kalkınmaya göre daha öncelikli olması yer alması39 ve birtakım siyasi sebeplerle ihmal edilen
ve yöneticileri, daire başkanları, personelleri, hizmetlileri ve güvenlik görevlileriyle beraber toplamda
30 civarında personelle hizmet verdirilerek atıl bırakılan Dünyanın en büyük tarihi nitelikli arşivi,
1986 yılından itibaren Devletin bu konuya ehemmiyet vermesi sebebiyle, genel müdürlük statüsüne
kavuşmuştur. Osmanlı Arşivinde, birkaç yıl içerisinde Osmanlıca bilen personele sayısı 600’ü geçmiş,
tasnif çalışmaları büyük bir hızla sürmüş, fakat daha sonra yapılan siyasi müdahalelerle, Osmanlıca
bilen personel sayısı 300 civarına düşerek tasnif çalışmaları eski hızını kaybetmiştir. Günümüzde,
Osmanlı Arşivinde bulunan belgeler, önemli oranda araştırmaya açıktır. Araştırmaya açık olan kısım,
‘Analitik’ ve ‘Dosya Envanter Tasnifi’ dahil olmak üzere % 50 civarındadır. Tasnif çalışmalarına
başlanan Maliye evrakının da 50 milyon civarında olduğu tahmin edilmektedir. Fakat Analitik tasnif
olarak adlandırılan, belgelerin özetlenmesi ve indeks bilgilerinin çıkarılması çok zor ve uzun bir
çalışmayı aldığından, bu oran hala düşük düzeydedir. Çünkü 350 civarında çalışanı bulunan Osmanlı
Arşivinin 100 civarındaki bürokratik görevlileri olan memurları çıkarırsak, yardımcı görevliler
haricinde 150 civarında Belge Tasnifi ile uğraşan uzmanının kaldığını söyleyebiliriz.
Osmanlı Arşivi tasnif çalışmaları sürerken, bu sahada uzman sıkıntısı çekilmektedir. Bu sebeple,
Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü, bürokratik ilgisizlik sebebiyle kendi uzmanını kendisi yetiştirme
çabasındadır. Günümüzde Osmanlı paleografyasını bilenler, sayısal olarak yetersiz durumdadır. Bu
sebeple Osmanlı paleografyası ancak şahsi alakalarla gündemini kaybetmemiştir. Çeşitli mesleklere
ve tahsillere mensup birçok idealist aydın, kültürel değerleriyle bağlı bulunduğu Osmanlıcaya sahip
çıkmış ve bu bilgilerin kaybolmamasını sağlamışlardır. Bugünkü potansiyelin kaynağı da bunlardan
müteşekkildir.
Emperyalizmin Baskıları ve Arşivlerimizin Ehemmiyeti
“Tarih bir tekerrür değildir, fakat süreçtir” diyen tarihçi Prof. Dr. Halil İnalcık, şöyle demektedir:
“Tarihi olaylar uzun bir perspektif içinde gelişir ve olgunlaşır, Bugünkü Türkiye en azından iki yüz
yıllık tarihi perspektif içindedir. Dün olduğu gibi bugün de Türkiye, korkunç bir propaganda savaşına
karşı, hakikat savaşı ile karşı koymak zorundadır. Hakikatin yattığı arşivlerimiz, bu savaşta en kuvvetli,
en yanılmaz başarı silahıdır. Bu savaşa düşman kadar hayati bir önemle sarılmalıyız. Hakikat bizim
yanımızdadır. Arşivlerimizdeki hakikatlerin ortaya çıkması için, yerli- yabancı tarafsız araştırıcıları
teşvik etmeliyiz.”40
Dünya kamuoyunu yanıltabilenler, milletlerin ve devletlerin varlığı ile oynayabilmektedir.
Günümüzde, medeni alemde, gazetelerde ve diğer kamu araçlarında, milletimizin aleyhinde kasıtlı
bir propaganda sürüp gitmekte, Türkiye’yi parçalayan haritalar yayınlanmakta, gerçekler tersine
çevrilmektedir. Varlığımıza kasteden bu sinsi propagandalar had safhadadır. Türk-Osmanlı Devleti’ne
“Turkish Empire” denilerek, geçmişin hıncı Türkiye üzerine yüklenmektedir. On dokuzuncu yüz
yılda Balkanlar, emperyalist Avrupa’nın ve Amerika’nın çıkardığı “Doğu Meselesi” taktiği, bugün de
modern Türk Devleti aleyhine tekrar hortlatılmak istenmektedir.41
Doğu meselesi bir haçlı seferi gibi yürütülmüştür. Osmanlı ve Türk adını korkunç bir propaganda
ile lekelemek, Türkiye’yi dünyada yalnız bırakıp savaşa zorlamak doğu meselesinin bilinene taktiğidir.
39 Simith, I. Wilfred, ‘’Gelişmekte Olan Ülkelerde Arşivciliğin Milli Kalkınmadaki Yeri, Arşivcilikle İlgili Makaleler, sh.1, T.C., Başbakanlık
Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü, Cumhuriyet Arşivi Daire Başkanlığı, Yayın No:25, Ankara, 1995
40 İnalcık, H. “Osmanlı Arşivlerinin Türk ve Dünya Tarihi İçin Önemi”, Osmanlı Arşivleri ve Osmanlı Araştırmaları Sempozyumu, İst. 1985,
Sh. 32
41 İnalcık, H. a. g. e. Sh. 32
908
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü
Bu taktik geçmişte olduğu gibi bugün de uygulanmaya çalışılmaktadır.42 Bu hilelere ve baskılara karşı
devlet ve millet olarak en mükemmel cevabı arşivlerimizden verilebilir ve geçmişinde emperyalizm
olmayan büyük devletimizin dünya tarihine, insanlık dersi verdiğini ispatlayabiliriz.
Binlerce örneği ar şivlerimizde mevcut olan “insanlık dersi” ile ilgili bir örneği hatırlatmak
istiyorum; Kudüs’te verilen hak, hürriyet ve hoşgörünün bir benzeri Bosna’nın fethi sırasında Hıristiyan
ahaliye tanınmış ve 1789 İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nden yaklaşık 325 yıl önce son derece
geniş hak, hürriyet ve hoşgörü içerikli bildiriyle, 1463 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından Bosna
Fermanı irad edilmiştir. İnsanlık adına, devlet idaresi adına ve hürriyet adına ilan edilen bu fermanın
belgesi, bugün Bosna- Hersekte bulunan, Fojnica’da, Katolik Farnsisken Kilisesi’nin teşhir salonunda
sergilenmekte, hemen yanı başında Sultan Fatih’in atının örtüsü� ile birlikte muhafaza edilmektedir.
Hıristiyan ahali 1990 yılında başlayan Bosna- Hırvat- Sırp Savaşı’nda, fatih’in Fermanı’nın
(Bosna’da Ahname-Ahidname olarak kullanılıyor) geçerli olduğunu ve Müslümanların kendilerine
dokunamayacağını söylemişler ve Müslüman Boşnakların da bu Ahidname (Ferman)’ye uyarak
Fojnica kilisesine hücum etmedikleri bilinmektedir.
Arşivlerimiz Türk Devleti’nin devamlılığını sağlayan temel kuruluşlardan biridir. Çünkü
arşivlerimiz milli tarih ve milli kültürün temel kaynaklarından olup bu milletinin hafızasıdır. Bu sebeple
Osmanlı Arşivi, yüzyıllarca kader birliği yaptığımız milletlerle ve bütün medeni dünya milletleri ile
bilgi ve düşünce alış verişine ve kaynaşmaya götürebilecek en sağlam ve zengin kaynaklardandır. 43
Osmanlı Arşivi’nin Muhteviyatı:
Dünyanın en zengin kültürel ve siyasi çeşitliliğine sahip olana Osmanlı Arşivi, bünyesinde
barındırdığı 100 milyon civarındaki belge ile tarihe tanıklık yapmakta ve Osmanlı Devleti’ne biçilen
her türlü övgüye kaynak teşkil etmektedir.
Coğrafyasının, 30 milyon km² civarında muhteşem bir hükümranlık alanına ulaşılması ve bu
alanın adalet üzere sevk ve idaresi, bürokratik yazışma zenginliğinin de ortaya çıkmasına sebep
olmaktadır.
Dünya tarihinin en görkemli devletlerinden olup, emperyalist duygulardan uzak bir yönetim
tarzıyla, gittiği ve hükümranlık altına aldığı devletleri ve toplumları sadece yönetmekle kalmamış, o
ülkelere ve toplumlara bugünkü manada ekonomik yardımlarda da bulunmuş ve imar faaliyetlerine
katkı sağlamıştır. Bu düşüncelerin belgeleri Osmanlı Arşivi’nde mevcut olup, ilim âleminin ve tüm
araştırmacılarının istifadesine açıktır. Bu zengin arşiv dokümanları hem dünya tarihi için hem de
antiemperyalist devlet uygulamaları için örnek teşkil edebilir. Şimdi bu belge serilerinden bir kısmını,
öneminden dolayı, çok kısa bir şekilde ele alalım;
Mühimme Defterleri: Osmanlı devlet bürokrasisinde en üst düzeyde kararların tartışıldığı
ve neticenin, hüküm şeklinde kaydedildiği defterlerdir. Adından da anlaşılacağı üzere en mühim
konuların kaydedildiği padişah adına Reis’ülküttap efendinin ağzından yazılan bir emir niteliğindedir.
Hükümler şeklinde ayrı ayrı kaydedilmiştir. Yöre, bölge ve eyalet ayrımı olmaksızın görüşülen konular
ve hükümleri art arda sıralanmıştır. Bağdat’a, Halep’e yazılan hükümlerin yer aldığı buyrukların
yanında Bosna ve Tıımaşvar Beylerbeyine hüküm de aynı sahifede yer alabilir. Her türlü gösterişten
uzak; en ufak boşluklar dahi yazılı olarak değerlendirilmiştir. En yalın ve en keskin ifadelere yine bu
defterlerde rastlamak mümkündür. Muhatabın yanlış anlaması veya konuyu anlamaması söz konusu
değildir. İlk mühime defteri H. 961- M. 1553 tarihine ait olup Kanuni Sultan Süleyman dönemine
tekabül eder. Bu dönemlerde Arapça ve Farsça terkiplerin azlığı dikkat çeker. Öz Türkçenin varlığı
zevkle takip edilebilir. Osmanlı Devleti’nin merkez ve taşra teşkilatlarındaki her türlü idari ve askeri
42 İnalcık, H., a. g. e. Sh. 32
43 İnalcık, H., a. g. e. Sh. 33
Arşiv Dairesi Başkanlığı
909