B İ L D İ R İ L E R | Page 650

KONGRE BİLDİRİLERİ of zeâmet(modest revenue fief) and small timar fiefs. The major proportion of the Sancak incomes was reserved for the timar fief of land. It is also seen that a particular amount of the Sancak’s income, beside both the has (large fief of land) of the Sultan and the sancakbeg, was reserved in the XVIth century for the has of Nişancı (Secretary of the Imperial Council) and the has of Muş’s Sancakbeg. This article in the light of the Ottoman Tahrir registers of the Teke Sancak in the XVIth century gives information about the above-mentioned three types of has (those of Sultan, Sancakbeyi, Nişancı), the statistical data from zeâmet and timar fiefs as well as the income resources for these dirliks in the Sancak. Key Words: Sancak of Teke, XVIth century, Ottoman State, tahrir registers, Timar (fief), Zeâmet, Has, Has of Sultan, Has of Sancakbeg, Has of Nişancı, zaîm, dirlik, Antalya, tax income. Giriş Timar sistemi1, Osmanlı Devleti’nin en temel kurumlarından biriydi. Mîrî arazi rejiminin uygulandığı bölgelerde eyalet ve sancak idaresi timar sistemine dayanırdı. Bundan başka devletin idarî, sosyal, ekonomik ve ziraî yapısıyla askerî teşkilatı ve vergi düzeni de timar sistemi ile iç içeydi. Timar sisteminin uygulanması için devlet, hâkimiyeti altına aldığı bölgelerde tahrirler yaptırarak vergi gelirlerini tespit eder ve daha sonra bu vergi gelirlerini doğrudan merkezî hazineye aktarmak yerine dirlik denilen birimlere bölerek, başta askerlik hizmeti olmak üzere birtakım askerî ve idarî hizmet ve yükümlülükleri yerine getirmek karşılığında sâhib-i arz olarak isimlendirilen has, zeâmet ve timar sahiplerine verirdi2. Osmanlı hâkimiyetindeki birçok eyalet ve sancakta olduğu gibi mîrî arazi rejimine tabi Teke Sancağı’nda da timar sistemi uygulanmaktaydı. Akdeniz kıyısında Alâiye ile Fethiye arasındaki sahil bölgesinde yer alan ve II. Murat zamanında 1423’de kesin olarak Osmanlı hâkimiyetine girdikten sonra sancak haline getirilerek Anadolu Beylerbeyliği’ne bağlanan sancağın idarî taksimatı altında yer alan kaza ve nahiyelere bağlı şehir, kasaba, köy, mezraa ve konar-göçer cemaatlere ait gelirler ile diğer gelirlerden oluşan sancak gelirlerinin önemli bir kısmı havâss-ı hümâyun veya hasshâ-i padişah adı altında padişah hasları için ayrıldıktan sonra geri kalan sancak gelirleri dirliklere ayrılarak maaş, hizmet ve yükümlülüklerine karşılık has, zeâmet ve timar olarak başta sancakbeyi olmak üzere sancaktaki zeâmet ve timar sahiplerine tahsis edilmiştir. XVI. yüzyılda sancak gelirlerinden en büyük pay padişah hasları ile timarlara ayrılmıştı. Sancaktaki dirlik sahipleri arasında en büyük dirliği ise sancakbeyi tasarruf etmekteydi. Onu zeâmet ve timar sahipleri takip etmekteydi. Bu çalışmada XVI. yüzyılda Teke Sancağı’nda mülk ve vakıflar dışındaki sancak gelirlerinin timar sistemi içinde dirliklere ayrılarak has, zeâmet ve timarlar şeklinde dağılımı incelenmiştir. Döneme ait Tahrir defterleri ile diğer belgelere dayanılarak hazırlanan çalışmada, XVI. yüzyılda sancaktaki padişah, sancakbeyi ve nişancı hasları ile zeâmet ve timarlara ilişkin rakamsal verilere ve sancaktaki bu dirlikler için ayrılan gelir kaynaklarına ilişkin bilgilere yer verilmiştir. 1. Dirlikler 1.1. Haslar Teke Sancağı’nın XVI. yüzyıla ait Tahrir defterlerine göre, sancaktaki haslar iki kısma ayrılmaktaydı. Bunlardan birincisi havâss-ı hümâyûn veya hasshâ-i padişah denilen padişah hasları, diğeri ise hâss-ı mîr-livâ denilen sancakbeyi haslarıydı. Fakat yüzyılın ikinci yarısında H.976/M.1568 yılına ait Mufassal defter3 ile bu defterin icmâli olduğu tahmin edilen yine II. Selim dönemine ait İcmâl defterde4, padişah ve sancakbeyi haslarından ayrı olarak, Karahisar Nahiyesi’nde Serik 1 Timar sistemi hakkında bkz. Ömer Lütfi Barkan, “Timar”, İ.A., XII/1, İkinci Basılış, Milli Eğitim Basımevi, İstanbul, 1979, s. 286-333; Nicoara Beldiceanu, XIV. Y